TÜRK DENİZCİLİĞİNİN DAHİ AMİRALİ ÖZDEN ÖRNEK’İ HATIRLADINIZ MI?
Başlıkta belirttiğim gibi, aslında heykeli dikilmesi gereken bir Türk Amiraliydi Özden Örnek. MİL-Gem, yani Milli Gemi Projesi’nin mimarlarındandı.
Ne yazık ki birçok onurlu Türk Subayı gibi Fetöcülerin kumpasıyla yaklaşık 4,5 ay cezaevinde tutuklu kalan ve kanser olan Deniz Kuvvetleri eski Komutanı Oramiral Özden Örnek’in bugün 7. ölüm yıldönümü.
Tüm denizlerde Türk Bayrağını gururla dalgalandıran Donanmamızın en değerli en vurucu gücü savaş gemilerinin kendi tersanelerimizde yapılmasını sağlayan Milli Gemi Projesi'nin (Mil-Gem) mimarlarından Özden Örnek Paşa'yı umarın hatırlamışsınızdır. Onu 7 yıl önce bugün kanser tedavisi gördüğü hastanede kaybetmiş, 30 Nisan’da da toprağa vermiştik.
Daha önce de hem sosyal medyamda, hem bazı yerel gazete ve sitelerde de benzer yazılarla hatırlatmaya çalışmıştım.
Bahriyeye adım attıktan kısa süre sonra henüz çok genç bir subayken, Türkiye'ye karşı uygulanan "Ambargo" nun ne demek olduğunu yaşayarak öğrenmişti. Kıbrıs Barış Harekatı’nın ardından uygulanan ambargolar nedeniyle yedek parça dahi temin edilemediğinden bazı gemilerimiz hareket kabiliyetini bile yitiriyordu. Bu nedenle de, sürekli Türk Deniz Kuvvetleri'nin gelişmesi, gemilerimizin, silah sistemlerimizin kendi tezgâ,ahlarımızda yapılması için durmadan beyin jimnastiği yapıyordu.
ABD'nin bize hibe ettiği gemi ve silah sistemlerini ancak onların izniyle operasyonlarda kullanabiliyorduk. Arıza hallerinde, yedek parçalar istenildiği zaman temin edilemediği gibi verilen bir geminin yedek parçaları, geminin kullanımı süresince neredeyse iki gemi fiyatına kadar çıkıyordu.
Hatırlarsanız, her ne kadar Gölcük’teki askeri tersanede küçük çaplı gemiler inşa etsek de, Türk Deniz Kuvvetlerimizin savaş gemisi ve denizaltı ihtiyacının çoğunluğunu ABD’nin hibe ettiği eski hurdalarını onararak gidermeye çalışıyorduk.
İşte bu nedenlerle Özden Örnek ve silah arkadaşları ABD’nin hurda gemi aldatmacalarına aldırmayarak o Milli Gemi Projesi’ni gerçekleştirdi. Özden Örnek sağlığında bu projenin nasıl hayata geçirildiğini zaten “MİLGEM’İN ÖYKÜSÜ” adlı o kitapta en ince ayrıntısına kadar anlatmıştı. Bu kitabı edinip okumanızı öneririm.
Çeşitli engellemelere rağmen bu proje başarıyla sürdürüldü ve Türk Donanması en modern teknolojiye sahip savaş gemilerine kavuşmaya başladı.
Ne var ki, Karadeniz’de, Ege’de, Akdeniz’de büyük bir caydırıcı deniz gücü üstünlüğü kuran Türkiye’nin, hem denizlerde, hem de Hava ve diğer unsurlarla bölgede daha fazla güçlenmesini istemeyenler, kısaca FETÖ olarak adlandırdığımız, Fetullahçı terör örgütünü kullanarak Türk Silahlı Kuvvetlerine karşı o aşağılık kumpas operasyonlarını gerçekleştirdi.
2010 yılında başlayan, birçok kişinin de maşa olarak kullanıldığı bu kumpas operasyonlarında birçok general ve amiralimizle birlikte
Deniz Kuvvetleri eski komutanı Oramiral Özden Örnek de uyduruk belgelerle 22 Şubat 2010 tarihinde cezaevine konuldu.
Yaklaşık 4,5 yıl cezaevinde kaldıktan sonra 2014 Haziran ayında "Pardon, kandırıldık" deyip elini öpmek için sıraya girdikleri ABD'deki kara sesi de terörist ilan edip, Özden Örnek Paşa ile birçok amiral ve subayımız tahliye edildi.
Tahliyesinden sonra ne yazık ki fazla yaşamadı. 28 Nisan 2018'de kaybettik. 30 Nisan'da da toprağa verdik.
70'li yıllardan beni Donanmadaki etkinlikleri gazeteci olarak takip ettiğim için Özden Örnek ile tanışıklığımız çok eskilere dayanıyor.
Ancak ben bu yazımda onun tahliyesinden hemen sonra buluştuğumuz İzmit Yahya Kaptan semtinde oturan kız kardeşinin evinde bana yaptığı açıklamadan kısa bir bölümü paylaşmak istiyorum.
Tabi ki anlayana.
İşte kayda aldığım ve TV’lerde de yayınlanan o sözleri:
ÖZDEN ÖRNEK'İN TAHLİYESİNDEN SONRA YAPTIĞIM RÖPORTAJINDAN:
-"Bu Balyoz davası vesilesiyle şunu açıklamak istiyorum; Tabi belki kamuoyu bunun farkında olmayabilir. Fakat tutuklananların ve cezaevine konulan başlangıçta 150 küsur bahriyeli, sonunda da ceza yiyen 137 bahriyeli. Bunların hepsi benim çok yakın arkadaşlarımdı. Ben hepsine kefil olurum, büyük dünya bahriyeleri standardında en iyi subaylarımızı oraya koydular.”
-“Bu ülke bunları kolay yetiştirmedi. Bu insanlar kolay yetişmedi. Bu insanların kendilerinin birtakım projeleri vardı bu meslekte. Bu arkadaşlarımın bütün rüyalarını yok ettiler. Onların rüyaları Bahriye'den başka bir şey değildi. Bahriye'yi de daha birkaç adım ileri götürme rüyaları vardı. Onları yıktılar. Bu arkadaşlarımı yıktılar. Bunun cezasını ödeyecekler. Hepsi ödeyecekler. Bunlar ölçülmez biçilmez şeylerdir. Ölçülmez biçilmez şekilde bunun cezasını ödeyecekler. Bunu herkes böyle bilsin."
Nur içinde yat heykeli dikilesi Özden paşam.
Allah ülkemizin onurlu vatan evlatlarını yeni kumpaslardan, iftira ve karalamalardan da korusun. Amin.
- - - - - - - -
KİMDİR:
1943 İzmit doğumlu olan Özden Örnek, 1962 yılında Deniz Harp Okulu'ndan mezun oldu. 1964 yılında Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nda göreve başladı. 1975 yılında Deniz Harp Akademisini bitirdi. Birçok görevin ardından 1982 yılında Albaylığa terfi etti. 1982'de Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Harekat Şube Müdürlüğü'ne atandı. 1988'de Tuğamiral, 1992'de Tümamiral, 1996'da Koramiral olan Özden Örnek 2001 yılı Ağustos ayında da Oramiralliğe terfi etti. Aynı yıl Donanma Komutanlığı'na atanan Örnek, 30 Ağustos 2003 tarihinde de Deniz Kuvvetleri Komutanı oldu. Kuvvet Komutanı iken 2005 yılında emekli oldu. 22 Şubat 2010 tarihinde Fetöcülerin Balyoz soruşturması kapsamında gözaltına alınarak tutuklandı. 19 Haziran 2014 tarihinde de, Balyoz davası olayının kumpas olduğunun ortaya çıkmasıyla tahliye oldu. Sonra kanser olduğu anlaşıldı. 29 Nisan 2018 tarihinde de bir süre tedavi gördüğü Koç Üniversitesi Hastanesi’nde 75 yaşında vefat etti.