Haber: Seyfi ÇELİKKAYA
(YOZGAT) - Yozgat’ta, 3- 4 saat süren terbiye işleminin ardından odun ateşinde yaklaşık 8 saat piştikten sonra servise hazır hale gelen bölgenin yöresel lezzetlerinden kelle kebap, 30 yıl sonra yeniden hazırlanıp, servis edilmeye başlandı. Kara fırın işletmecisi Sait Kırdemir, odun ateşinde pişen kelle kebabın, Yozgat’ın unutulmaya yüz tutan damak tatlarından olduğunu, günlük 35- 40 civarında kelle kebap sattıklarını söyledi.
Daha önce Yozgat’ta sıklıkla tüketilen, zamanla unutulan bu lezzet, aradan geçen 30 yılın ardından, Yozgat’ın geleneklerini yaşatma arzusunu taşıyan kara fırın işletmecisi Sait Kırdemir tarafından, yeniden hazırlanıp, sunulmaya başlandı. Yozgat’ta vatandaşların öğle saatlerinde, uzun uğraşlar sonrası hazırlanan kelle kebaba yoğun ilgi gösterdiğini kaydeden Sait Kırdemir, Yozgat’ta eksikliğini hissettikleri için bu lezzeti vatandaşın hizmetine sunduklarını söyledi.
"30 yıl sonra yeniden Yozgat’a kazandırmaya çalışıyoruz"
Kara fırın işletmecisi Said Kırdemir, kelle kebap yapmayı ustalardan öğrendiğini, 30 yıl sonra yeniden Yozgat’a kazandırmaya çalıştığını belirterek, şöyle konuştu:
"Yozgat'ta kelle kebabı ustaları vardı; kelleci Mıktat usta vardı, kelleci Şinasi vardı, İlyas Gürses vardı, en sonunda biz belledik kelle kebap yapmasını. Sonradan da Abbas abimiz var, en son ustamızdı, şimdi de biz canlandırdık, yeniden Yozgat’ın damak zevkini vermeye çalışıyoruz. Günlük 35-40, belli olmuyor bazen 25, talebe göre yoğunlaşıyor. Bir gün önceden terbiye ediyoruz, suya ısıtıyoruz, tuzlu suda bekletiyoruz, terbiye ediyoruz. Birkaç defa suyla yıkandıktan sonra gece saat 04.00'te en son temizliğini yapıp, fırına sürüyoruz. Gece 04.00’te atıyoruz, her gün saat 11.00 gibi çıkıyor, öğlen servisine hazır. Müşterimize, isteyene servis açık veriyoruz, isteyene kırıp veriyoruz, paket halinde yapıyoruz. Fiyatı öyle fahiş fiyat değil, 400 lira. Maliyetlerin yüksek olduğundan dolayı 400 lira uygun diyoruz. Kelle kebabı, iki kişi rahatlıkla yiyebilir, üç kişiyi de doyurabilir. Salatamız var, pidemiz var, ayranımız var, bu şekilde sunum yapıyoruz."
