HABER: Emine DALFİDAN / KAMERA: Berkin GÜLSOY

(TBMM) - TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Derya Yanık, Suriye’de 8 Aralık 2024’te rejimin çöküşünün ardından Türkiye’deki Suriyeli sığınmacılardan 900 bine yakın gönüllü geri dönüş olduğunu belirterek, okullar tatile girdikten sonra gönüllü geri dönüşlerin artmasının beklendiğini söyledi.

TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu, geri gönderme merkezlerini ziyaret ediyor. Türkiye’deki en büyük geri gönderme merkezlerinden Akyurt’taki merkeze ziyarette bulunan Komisyon Başkanı ve üyeleri, incelemelerde bulundu. Komisyon Başkanı Derya Yanık, çalışmalarına ilişkin ANKA Haber Ajansı’na açıklama yaptı.

İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu bünyesinde dört alt komisyon bulunduğunu, bunlardan birinin de “Göç ve Uyum Alt Komisyonu” olduğunu belirten Yanık, bu komisyonun Türkiye’deki bütün yabancı statüsündekilerle ilgili süreçleri takip ettiğini anlattı.

Bu alt komisyonun zaman zaman geri gönderme merkezlerine ziyarette bulunduğunu kaydeden Yanık, şunları söyledi:

“28. Dönem itibarıyla da zaman zaman bireysel başvuru kapsamında komisyonumuza gelen talepler vardı. Bu çerçevede biz de geri gönderme merkezlerini bir kez daha ziyaret edelim ve oradaki çalışmalarla, şartlarla alakalı yerinde inceleme yapalım diye düşündük. Komisyon olarak, Akyurt’taki geri gönderme merkezinden başladık. Muhalefet milletvekillerimiz de dahil olmak üzere hep birlikte yerinde inceledik. Önümüzdeki dönemde Doğu Anadolu, Orta Anadolu, Akdeniz, Ege ve Marmara bölgelerinde olmak üzere toplam 5 geri gönderme merkezini ziyaret etmiş ve yerinde incelemiş olacağız. Oralarda insan yoğunluğundan kaynaklı aksamalar var mı, belli bir standart devam ediyor mu onları görmek istiyoruz. Akyurt büyük ve kapsamlı bir geri gönderme merkezi. Burada sığınmacı ya da yabancı statüsündekilerle, çocuklar dahil olmak üzere görüştük. Genel olarak bir şikayet yok. Hem sosyalleşme çalışmaları hem çocukların eğitimi, sağlık, kitap kütüphane hizmetleri, yetişkinlerin kadın ve erkek ayrı ayrı spor, el işleriyle uğraşabilecekleri yerler, alanlar olmak üzere bütün başlıkların düşünüldüğü bir merkez.”

Geri gönderme merkezlerinde uzatma süresi de dahil en fazla 1 yıl kalınabildiğine işaret eden Yanık, “Dolayısıyla orada geçen sürenin hem çocuklar hem yetişkinler açısından sağlıklı ve insani olması bizim için çok önemli. İnsan haklarına, insan onuruna uygun bir şekilde insanların hayatlarını orada idame ettirebilmesi için gerekli şartların oluşup oluşmadığını incelemekti bizim gayemiz. Beklediğimiz özeni gördük” dedi.

“İlgili kurumlarımızın, bakanlıklarımızın hazırlıkları var”

Derya Yanık, geri gönderme merkezlerinden ülkelerine gönderilenlerle, "gönüllü geri dönüş"lerin zaman zaman karıştırılabildiğini belirterek, Suriyelilerin geri dönüşlerinin gönüllü geri dönüş olduğunu anlattı. Bu konuda İçişleri Bakanlığınca zaman zaman açıklama yapıldığını söyleyen Yanık, şöyle devam etti:

“Gönüllü geri dönüş, özellikle 8 Aralık sürecinden sonra yani Suriye’de rejimin değişmesi ve demokratik bir devlet kurma süreci başladıktan sonra, İçişleri Bakanlığımızın verdiği sayıyla söylüyorum, 900 bin civarında geri dönüş gerçekleşmiş. Tabii bu süreçte şöyle bir gerçek var, bunu uzmanlar, takip edenler de söylüyor; iki temel mesele var şu an için. Bunu özellikle Suriyeliler için söylüyorum, birincisi, öncelikli olarak orada bir düzenin kurulup kurulmadığını, bir yerleşik güvenli alanın oluşup oluşmadığını, doğal olarak bu kadar uzun bir çatışma sürecinden sonra görmek istiyorlar. İkincisi, daha önemlisi de sosyal anlamda. Türkiye’de 14 yıldır yaşayanlar var veya farklı zamanlarda gelenler. Burada bir şekilde hayat kurdular, çocukları okula gidiyor, iş kurdular vs. O yüzden özellikle yaz tatilinin beklendiği, çok konuşuluyor. Yaz tatili gelip çocuklar okullarını bitirdikten sonra aile olarak geri dönüşle ilgili bu sürecin daha hızlanacağı beklentisi var. Buna yönelik de ilgili kurumlarımızın, bakanlıklarımızın hazırlıkları var. Ama tabii ne kadar olur bunu şu anda kestirmek mümkün değil. Orada belli bir düzen kurulduktan sonra herkesin kendi ülkesine döneceğini düşünüyorum.”

"Önümüzdeki süreçte başka çalıştaylar da yapacağız"

Derya Yanık, Isparta’da Süleyman Demirel Üniversitesinde 28-29 Nisan 2025 tarihlerinde TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un himayesinde Türkiye’de Uluslararası ve Geçici Koruma Altındaki Kişilerin İş ve İş Gücü Piyasası’ndaki Rolü ve Etkisi Çalıştayı düzenlendiğini anlattı.

Çalıştayda yabancı işçi statüsündekilerin iş gücüne katkısının tüm sektörlerden tarafların katılımıyla ele alındığını söyleyen Yanık, “Bu çalıştayın hazırlıklarına 2024 Ekim-Kasım gibi başlamıştık aslında. Tabii 8 Aralık ile başlayan süreç başka bir başlık açtı. Temel hareket noktamız şuydu; Türkiye’de yabancı işçi statüsünde insanlar var ve bunların aslında çok önemli bir kısmı Suriyeli. Çok az Afgan, Özbek, Afrika ülkelerinden gelen insanlar var, yani yasal anlamda çalışanlar açısından söylüyorum. Çalıştayda bir masa sadece Suriyeli girişimcilerle ilgiliydi. Onların Türkiye’de yaşadıkları durum, nelerle karşılaşıyorlar, yaşadıkları sorunlar var mı, üretim noktasında ne hissediyorlar… İnşaat, tarım ve hayvancılık, tekstil ve imalat olmak üzere dört ana masa vardı.

Türkiye’de ilk kez bu kapsamda yabancı işçi statüsündeki kişilerle alakalı bir çalışma yapıldı ve çok verimli oldu. Raporlaması devam ediyor. Tabii 8 Aralık, başka bir başlığı beraberinde açtı. Geri dönüşlerin oluşan iş gücüne yansımaları nasıl olacak, iş dünyasının ne tür bir öngörüsü var, bu da bir başlık olarak çok küçük bir girizgah teşkil etmiş oldu. Öyle görünüyor ki biz bu başlığı önümüzdeki süreçlerde üniversiteyle ve ilgili taraflarla komisyon olarak sürdüreceğiz. Önümüzdeki süreçte başka çalıştaylar da yapacağız.”

"İş dünyası anlamaya çalışıyor"

İş dünyasının Suriyelilerin geri dönüşlerini nasıl değerlendirdiği sorusu üzerine Yanık, “İş dünyası anlamaya çalışıyor. Son 14 yıldır Türkiye’de istihdam alanında oluşan bir realite var. Belirli çalışma alanlarında özellikle Suriyeli sığınmacıların oluşturduğu bir istihdam, iş gücü alanı var. Dolayısıyla onların dönüşüyle beraber orada bir boşluk oluşacak tabiatıyla” diye konuştu.

Kaynak: ANKA