(ERZURUM) - Cumhuriyetin 102. yılına yönelik "100+2 Süreli Müze Sergileri Projesi" kapsamında organize edilen "3 Bin Yıl Önce: Demir Çağı'nda Erzurum" sergisi Erzurum Müzesi'nde açıldı.

Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü öncülüğünde açılan sergide, bölge insanının çağlar öncesindeki yaşamına tanıklık eden 144 eser sergileniyor.

Serginin açılışına Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdür Yardımcısı Bora Dündar, Kültür ve Turizm İl Müdürü Ahmet Yer, Erzurum Müze Müdürü Hüsnü Genç, Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Süleyman Çiğdem ve diğer davetliler katıldı.

Sergi temmuz ayına kadar gezilebilecek.

"Geçmişi keşfedelim, geleceği birlikte kuralım"

Açılışta konuşan Erzurum Kültür ve Turizm İl Müdürü Ahmet Yer, zengin bir tarihe ve bir çok medeniyete ev sahipliği yapan Erzurum'da çeşitli kazılarda gün yüzüne çıkarılarak müze envanterine konulan eserlerin "100+2 Süreli Müze Sergileri Projesi" çerçevesinde Erzurum Müzesi'nde ziyarete açılmasının önemli olduğunu ifade etti.

Yer, şöyle konuştu:

"Anadolu'nun bu kadim şehrinde binlerce yılın izini taşıyan eserler, müzelerimiz sayesinde gün yüzüne çıkmakta ve koruma altına alınmaktadır. İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü olarak, müzelerimizi yalnızca birer sergi alanı değil, aynı zamanda eğitim, araştırma ve toplumsal bilinçlenme merkezleri olarak görüyoruz. Cumhuriyetimizin 102. Yılında 102 Süreli Sergi Projesi kapsamında yer alan '3 Bin Yıl Öncesinde Demir Çağında Erzurum' sergisinin hayırlı olmasını diliyorum. Unutmayalım ki, Geçmişi bilmeyen, geleceğini inşa edemez. Gelin, birlikte geçmişi keşfedelim, geleceği birlikte kuralım."

"3 bin yıl önceki yaşamın özeti gibi"

Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdür Yardımcısı Bora Dündar da dağlık ve bir o kadar da zorlu coğrafyası ile Anadolu'nun çatısı ünvanını alan Erzurm'un, binlerce yıldır pek çok kültüre ev sahipliği yaptığını anlattı.

Dündar, şunları söyledi:

"Bugün, Erzurum Müzemizin depolarından seçilen ve restorasyonları yapılarak ilk kez sergilenen 144 adet eserden oluşan bu koleksiyon, 3 bin yıl önce bölge insanının yaşam mücadelesini kolaylaştıran ve dahası hayatına estetik katan tüm unsurları bir arada görmemizi sağlıyor. 3 bin yıl önce bölgedeki beyliklerin, merkezi bir imparatorluğa dönüştüğü, uygarlıkların kurulup yıkıldığı, zaman zaman şiddet ve savaşların hüküm sürdüğü tarih süreci içerisinde gezerken; taşı toprağı şekillendirip ekmeğini yapan, tükettiği hayvanın kemiğinden delici alet üretip bu aletle derisinden kıyafetini diken insanoğlunun hayat serüvenine eşlik edeceksiniz. Sürecin insanoğlunun hayatına kattığı teknolojik gelişimleri, ustaca biçimlendirdiği madeni eserlerde ve silahlarda izlerken, 3 bin yıl önce dahi gününü güzelleştirmek için bakım ve estetik unsurlarını da hayatına nasıl dahil ettiğini izleyeceksiniz. Velhasıl, insana dair her şeyi hissedeceğimiz bu sergi, sanatın ve estetiğin kültürel kodlar ile günümüze nasıl yansıdığını göstermesi bakımından ayrıca anlamlıdır."

Konuşmaların ardından arkeolog Doç. Dr. Gülşah Altunkaynak eserlerle ilgili davetlilere bilgi verdi.

Kaynak: ANKA