Haber: Ogün Akkaya

(ANKARA) - Eğitim uzmanı Cahit Besler, milyonlarca öğrencinin katılacağı 2025 Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) için öğrenciler ve velilere uyarılarda bulundu. Besler, "Mutlaka bir sınav kaygısı yaşanacak. Önemli olan, bu sınavı yönetebilmek, bu kaygıyı kontrol altına alabilmek. Öğretmenleri olarak, aileleri olarak yanlarında olalım. Burada meselemiz sorunları çözmek. Kaygı olacaktır. Kaygıyı azaltmak velilerin görevi" ifadelerini kullandı. Diyetisyen Sena Dilşad Akçakaya ise beslenmenin dikkat ve konsantrasyona direkt etkisi bulunduğunu belirterek, "Stres haliyle daha çok şekerli besinlere yönelebiliyorlar, dışarıdan yemek isteyebiliyorlar. Bu tabii ki uzun vadede hem sağlıklarını hem de dikkatlerini olumsuz etkiliyor” dedi.  

Yaklaşık bir ay sonra gerçekleştirilecek 2025-YKS öncesinde uzmanlar sınava fiziksel ve zihinsel hazırlığın önemine dikkati çekiyor. Uzman diyetisyen Sena Dilşad Akçakaya ile eğitim uzmanları Yılmaz Kılıçlı ve Cahit Besler, ANKA Haber Ajansı’na yaptıkları değerlendirmede, öğrencilerin başarıya ulaşmasında sağlıklı beslenmenin, stres ve kaygı yönetiminin ve en önemlisi aile desteğinin önemli rol oynadığını vurguladı.

Sınava hazırlık sürecinde öğrencilerin beslenme düzene dair konuşan diyetisyen Sena Dilşad Akçakaya, öğrencilerin beslenmesinin sınav dönemindeki dikkatleri ve motivasyonlarında çok etkili olduğunu anlattı. Olabildiğince dengeli beslenmenin önemine dikkat çeken Akçakaya, “Öğrencilerin yeterli beslenmeleri önemli. Çünkü beslenmenin dikkat ve konsantrasyonla direkt etkisi var. Stres haliyle daha çok şekerli besinlere yönelebiliyorlar, dışarıdan yemek isteyebiliyorlar. Bu tabii ki uzun vadede hem sağlıklarını hem de dikkatlerini olumsuz etkiliyor” diye konuştu.

"Dışarıdan aşırı yağlı, baharatlı besinler tüketmeyeceğiz"

Sınav sürecinde uyku düzeninin önemli olduğunu, beslenme alışkanlıklarının da sınav döneminde uyku düzenini etkileyebileceğini ifade eden Akçakaya, bu dönemde öğrenciler arasında kafein alınımının arttığını gözlemlediklerini söyledi. Akçakaya, beslenme düzeninin nasıl olması gerektiğine dair ise şu bilgileri verdi:

"Bizim sınav döneminde amacımız yeterli, dengeli beslenmek ve kan şekeri dengesini sağlamak. Çok karbonhidrat ağırlıklı beslenmeyeceğiz, kaliteli proteinlere ağırlık vereceğiz. Özellikle yumurta, peynir gibi protein kaynaklarını kahvaltılarımızda tercih edeceğiz. Sebzeler, meyveler lif açısından, vitamin minerali açısından bizim için çok önemli. Olabildiğince renkli ve çok çeşitli olarak hayatımıza dahil etmeye çalışacağız. Diğer bir açıdan da duygusal açlık yaşayabilirler çünkü çok stresliler. Bu stresi yönetmek için beslenmeden, yemek yemekten başka bir şey eklemek zorundayız. Evet, ders çalışıyorlar, bir şeylere vakit ayırmak bazen zaman kaybı gibi geliyor ama tam aksine sevdikleri küçük aktiviteleri de hayatlarına eklediklerinde, duygusal açlık yaşamaktansa en azından daha dengeli bir süreç ilerletmiş oluyorlar. Herhangi bir alerji ve hastalık durumu olmadığı sürece çok uzun süreli açlıklardan kaçınacağız, dışarıdan aşırı yağlı, baharatlı besinler tüketmeyeceğiz."

"Kaygı arttıkça öğrenme de azalıyor"

Eğitim uzmanı Yılmaz Kılıçlı'ya göre ise sınava kısa süre kala deneme sınavları sonuçlarının öğrenciler tarafından iyi analiz edilmesi gerektiğini belirtti. Öğrencilerin eğitim uzmanları ile birlikte eksik konuları tamamlamaları için konu eğilimine geçmeleri gerektiğini söyleyen Kılıçlı, "Bu konulardan sonra çözemediği soruları tekrar yapması gerekiyor. Bu süreç içerisinde yapılması gereken en doğru işlem, bu çözemediğimiz sorular, çözülemeyen soruların sebepleri ve sonuçlarını öğrenmek" dedi.

Velilerin sınav süreçlerinde öğrencilerden daha heyecanlı olduğunu söyleyen Kılıçlı, velilerin yapması gereken tek şeyin çocuklarına destek vermek olduğunu hatırlattı. Kılıçlı, şunları söyledi:

"Çocuklarının yaptıklarının ve yapamadıklarının her türlü arkasında bulunmaları gerekiyor. 'Sana şu kadar emek harcadık, olmazsa durumumuz ortada' tarzı ifadeler çocuklarımızın psikolojisini altüst ediyor. Öğrenme güçlüğü ortaya çıkartıyor. Kaygı arttıkça öğrenme de azalıyor. Çocuklar sınava girmeden önceki süreçte akıllarında şu var: 'Ya yapamazsam?' Bu ifade deneme sonuçlarına da yansıyor, sınava da yansıyor. Veliler çocuklarına şunu ifade etmeli: 'Yavrum, sen bizim evladımızsın. İyi de yapsan, kötü de yapsan biz sana güveniyoruz'. Bu şekilde olursa daha rahat olacağını düşünüyorum."

"Sınavı yönetmeleri noktasında onların yanında olalım"

Eğitimci Cahit Besler ise öğrencilerin bundan sonraki süreçte mevcudu koruması ve konulara tekrar yapması gerektiğini söyledi. "Bu çocuklar artık çok çalıştı, çok emek verdi. Artık onlar hem yeterli hem değerli. En önemlisi, çocuklarımız. Sınav, çoğu şey olabilir ama çocuklarımız her şey" diyen Besler, şöyle konuştu:

"Kaygı illaki olacak, mutlaka bir sınav kaygısı yaşanacak. Önemli olan bu sınavı yönetebilmek, bu kaygıyı kontrol altına alabilmek. Onların biz öğretmenleri olarak, aileleri olarak yanlarında olalım. Ve mutlaka bu sınavı yönetmeleri noktasında… Çünkü biz sorunları mı çözelim, soruları mı çözelim? Burada meselemiz sorunları çözmek. Öğrenciler çalışmayı geliştirdi, oturmayı geliştirdi, kendilerindeki o disiplin duygusunu artık ciddi şekilde bir noktaya getirdiler. Biz onlara destek olalım, sınavı yönetmeleri noktasında onların yanında olalım. Kaygı olacaktır. Kaygıyı azaltmak velilerin görevi.

"Uyku, beslenme ve dikkat bu üçü önemli"

Deneme sınavlarına girmeden önce uyku, beslenme ve dikkat… Bu üçü önemli. Teknolojiye belli bir süreden sonra maruz kalmasınlar, kapatsınlar ve uykularını iyi alsınlar. Her deneme sınavında aynı sonucu alacaklar diye bir şey yok. Bazen zikzak olabilir. İllaki başarılı oluyorlar ama bir denemede kötü sonuç aldı diye bu çocuk kötü bir öğrenci olmuyor. O gün gününde olmayabilir. Sonuçta o bir deneme sınavı. Ama mutlaka sınava konsantre olacaklardır. Bir tane deneme sonucuna takılıp kendilerini, bütün denemeleri böyle analiz edip de 'Ben kötüyüm' demesinler. Genelleme yapmasınlar. Sakin olsunlar, kaliteli yayınlar tercih etsinler, çözsünler. Denemelerde de süre kaybetmesinler ama varsın soru kaybetsinler, önemli değil."

 

Kaynak: ANKA