Haber: Halil YATAR - Kameraman: Yasin KABADAYI
(ANKARA) - Türkiye Bilişim Derneği Genel Başkanı Kenan Altınsaat, GSM operatörlerinin altyapısına ilişkin bir rapor hazırlayacaklarını belirterek, "2020 yılında başlayan krizlerde yapılması gereken konularla ilgili bir takım çalışmalarımız var. Belki bunların üzerinden geçerek yine paydaşlarımızın diğer öngörülerini de alıp buna ekleyerek aslında 2023 Eylül ayında başlayan Türkiye Üçüncü Bilişim Şurası çalışmalarında da dijital dayanıklılık ve egemenlik konusunda çalışmalarımız vardı. O çalışmaların ve oradaki raporlarımızdan da esinlenerek en son halini verip karar vericilere sunmayı birlikte son şeklini vererek sunulmasını ve sonuca ulaşılmasını hedefliyoruz" dedi.
Türkiye Bilişim Derneği Genel Başkanı Kenan Altınsaat, ANKA Haber Ajansı'na yaptığı açıklamada, dernek olarak 2020 yılından itibaren kriz durumdalarında iletişim konusu üzerine çalıştıklarını ve yaşanan deprem gibi büyük afetler anında sorunların aşılmasına yönelik karar vericilere sunmak üzere bir rapor hazırlığında olduklarını söyledi. Altınsaat, ayrıca genel başkanlık koltuğuna yeni oturduğunu hatırlatarak öncelikli olarak yapacaklarını sıraladı. Altınsaat, şunları kaydetti:
"Elbette bu dönem yönetim kuruluna seçilmiş olmaktan dolayı hem çok mutluyuz hem de çok gururluyuz. 54 yıldır en önde gelen sadece bilişim sektörünün değil ülkemizin en önde gelen STK'larından birisi olarak, Türkiye çapında 10 tane şubesi 14 bin civarında. üyesi olan bir STK'nın genel başkanlığına ve yönetim kuruluna seçilmiş olmaktan çok mutluyuz. İşimiz çok zor, Aslında sektörümüzün de işi oldukça zor. Bu dönemde hem sektörümüze, hem ülkemize ve doğal olarak da derneğimize katma değer üretmek, hizmet etmek çabasında olacağız. Bu görevi başarıyla yerine getireceğiz ve bizden sonra gelen arkadaşlarımıza en güzel şekliyle inşallah devredeceğiz diyorum.
"Önceliğimiz şubelerimizin yapısını güçlendirmek"
Biz Türkiye Bilişim Derneği'nin geçmişinden, geleneklerinden ayrılmadan, oradan aldığımız güçle şeffaf, katılımcı ve kapsayıcı ve de bütünleştirici olarak sektörümüzde yola devam etmeyi ve sektörümüzün STK'sı olarak biraz evvel söylediğim gerekçelerle beraber bu kapsayıcı ve şemsiye STK rolümüzü üstlenmeyi, bunu devam ettirmeyi hedefliyoruz. Ülkemize bu dönemde bu konularda katma değer üretmeyi, teknolojiden yola çıkarak insana hizmet etmeyi ve bir ekonomi oluşturmayı, bir güvenlik şemsiyesi altında ülkemizde dönüşüme katkı sunmayı hedefliyoruz. Bu hedeflerle yola çıktık. Bu konuda katma değer üreteceğimize inanıyoruz. Çok güçlü bir genel merkez yapımız var. Bundan sonraki ana önceliğimiz aslında şubelerimiz için katma değer üretmek, şubelerimizin yapısını güçlendirmek ve lokal olarak subelerimizin olduğu merkezlerde bilişimle kalkınan sektörlere katkı sunmayı, oradaki bu altyapıyı ve sinerjiyi yaratmayı planlıyoruz.
Türkiye Bilişim Derneği'nin varlığından bu yana, Türkiye Bilişim Derneği Kadın ve Türkiye Bilişim Derneği Genç çalışma gruplarının bugün geldiği noktadan daha ileriye gitmesini, ülkemizde belki dezavantajlı bölgelerde bulunan kadınlarımızın bilişimle kalkınmasına ve katma değer üretmesine katkı sunacak çalışmalar yapmayı, gençlerimize bilişimle yine katkı sunmayı veya sektörümüze katkı sunacak gençlerimize stajdan başlayarak, iş bulma tarafına devam ederek onlara da önder olmayı, onlara yol açmayı ve böylece onları da hem derneğimize hem de sektörümüze deneyimli olarak kazandırmayı hedefliyoruz.
İstanbul'daki depremin ardından iletişimde yaşanan sıkıntı
Türkiye Bilişim Derneği aslında 2020'den, yani pandemi sürecinden başlayarak bu konuda kriz dönemlerinde neler yapılmasına ilişkin için çok ciddi çalışmalar yaptı. 2020 ve 2021 döneminde teknoloji ve insan çalışma grubuyla aslında biraz evvel saydığım teknoloji, insan, ekonomi, güvenlik, dayanıklılık ve dönüşüm yol haritasında ve yapılanmasında çok ciddi çalışmalar yaptı. Daha sonra maalesef, keşke deneme şansı olmasaydı, 2023 Kahramanmaraş depreminde bu çalışmalarımızın ne kadar doğru olduğunu, buradaki öngörülerimizin ne kadar doğru olduğunu gördük. 2023 yılında yaşadığımız o büyük deprem felaketinde de mobil iletişimde bir takım aksamalar oldu. Geçtiğimiz hafta İstanbul'da yaşanan küçük çaplı depremde de şükrediyoruz ki can ve mal kaybımız olmadı. Burada da küçük çaplı benzer bir deneyimimiz oldu. Mobil şebekelerimiz bir süreliğine devre dışı kaldı. Burada herkesin olay anında hemen iletişime geçme ihtiyacını ve çabasının bu aksamalarda bir gerekçe olabileceğini ortaya sürerek bir mazeret belirliyor olabiliriz. Ama tabii ki böyle anlarda aslında sonucun önemli olduğunu da ve her şeyinde aslında burada başlayıp bittiğini de göz ardı edemeyiz. Doğaldır ki o anda insanlar iletişime geçemiyorsa 'Peki o zaman ne zaman iletişime ihtiyaç duyacağız veya karşılığını alacağız' da diyebilirler.
''Birlikte bir çözüm bulacağız''
Buradaki bütün mobil iletişim altyapısını sunan kurumsal yapılar da bizim sektörümüzün bir parçası. Biz bunlara hep birlikte bir çözüm üreteceğimizi ve bu çalışmalara dernek devir teslimini aldıktan sonra öncelikle hep birlikte neler yapabiliriz diye bir araya geleceğimizi, gelmemiz gerektiğini planlıyoruz. Birlikte bir çözüm bulacağız. Elbette herkesin mutlaka kendine göre haklı mazeretleri olabilir. Ama biz günün sonunda kullanıcıya işte o ihtiyaç duyulan kriz anında nasıl en fazla desteği ve en fazla iletişimi sunabiliriz? Bunu bütün paydaşlarla beraber çalışıp, karar vericilere neler yapılması gerektiğini sunmayı ve bunlarla beraber yol alınması gerektiğini düşünüyoruz. Bu konuda da zaman içerisinde biraz evvel ifade ettiğim çalışmalarımızı yapıp orada vardığımız sonuçları hep birlikte kamuoyuna açıklamayı planlıyoruz. Biraz evvel söylediğim 2020 yılında başlayan krizlerde yapılması gereken konularla ilgili bir takım çalışmalarımız var. Belki bunların üzerinden geçerek yine paydaşlarımızın diğer öngörülerini de alıp buna ekleyerek aslında 2023 Eylül ayında başlayan Türkiye Üçüncü Bilişim Şurası çalışmalarında da dijital dayanıklılık ve egemenlik konusunda çalışmalarımız vardı. O çalışmaların ve oradaki raporlarımızdan da esinlenerek en son halini verip karar vericilere sunmayı birlikte son şeklini vererek sunulmasını ve sonuca ulaşılmasını hedefliyoruz. Bunu sunacağız ve sonucunda elbette izleyicisi ve takipçisi olacağımızı ifade etmek istiyorum."