(İSTANBUL) - DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, DEM Parti Grup Başkanvekili Sezai Temelli'nin "İmamoğlu'nun kent uzlaşısı kapsamında seçildiği" şeklindeki sözlerine açıklık getirdi. Hatimoğulları, "İstanbul'da evet DEM'in kendi adayı vardı ama biz birçok kentte kent uzlaşısını önemsedik. Kent Uzlaşısı kapsamında birçok kentte muhalefetin belediye başkanlarına desteklerimiz oldu. Bu İstanbul için de geçerli. Çünkü siz de takdir edersiniz ki Meral Hanım'ın ve Murat Bey'in eş başkan adaylarımızdı ve aldıkları oy tek başına, DEM'in oyunun İstanbul'da bu kadar olmadığını sizler de biliyorsunuz. O dönemde Kent Uzlaşısı kapsamında kendi seçmen eğilimimiz bu şekilde tavrını ortaya koydu. Bu şekilde belirdi seçmen eğilimimiz ve netice ortadadır" dedi.
Sosyalist Enternasyonal Konsey Toplantısı, CHP’nin ev sahipliğinde İstanbul’da sürüyor. CHP Genel Başkanı ve Sosyalist Enternasyonal Başkan Yardımcısı Özgür Özel’in Aralık 2024’te Rabat’ta yaptığı çağrıyla ''Hak Ettiğimiz Bir Dünya İçin Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz'' başlığıyla düzenlenen toplantıya dünyadaki sol, sosyalist, sosyal demokrat partilerden liderler katıldı. Toplantıya katılan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Hatimoğulları, toplantıya ilişkin değerlendirmesinin sorulması üzerine şöyle konuştu:
"Bugün çok önemli ve değerli konular değerlendirildi. Özellikle bu toplantının Orta Doğu'nun bir sınır ülkesi olan Türkiye'de gerçekleşmesi çok anlamlı ve önemli. Çünkü başta Orta Doğu olmak üzere ne yazık ki emperyalist güçlerin, kapitalist sistemin, sömürü ağının ürünü olan çok ciddi savaşlar ve çatışmaların yaşandığı bir bölgenin yakınında gerçekleşiyor bu toplantı ve bugün bütün bunlar değerlendirildi. Hem dünya ölçeğinde artan işsizlik, yoksulluk, açlık milyarlarca insanın açlıkla karşı karşıya kaldığı bir dönem hem de başta işte Suriye, Irak, İran, Yemen'e kadar yayılmış olan çeşitli çatışmaların göbeğindeyiz. Bugün burada verilen en önemli mesaj özellikle enternasyonalist bir barış mücadelesinin verilmesi ve aynı zamanda ezilen ve sömürülenlerin lehine bir enternasyonalist mücadele verilmesi. Bütün bu değerlendirmelerin yanı sıra verdiğimiz mesaj özellikle Sayın Öcalan'ın yapmış olduğu çağrı ve bu çağrıya kendi örgütünün uygun bir tavır ortaya koyarak fesih sürecini gerçekleştiren kongresini yapması ve bundan sonra aslında kalıcı bir barışı ve demokratikleşmeyi Türkiye'de nasıl tesis edebileceğimize dair çok önemli adımlar atılmasını beklediğimiz bir dönem. Bu bakımdan da bu toplantının Türkiye'de olması çok önemli. Bizler bu sürecin kalıcı bir barışla neticelenmesi için ve Türkiye'nin demokratikleşmesi açısından atılması gereken adımlar konusunda bu anlamıyla Sosyalist Enternasyonel'de hem bunu gündem yaptık hem bu anlamıyla destek ve dayanışma taleplerinde bulunduk. Bu toplantının başarıyla sonuçlanmasını diliyorum."
"Sosyalist Enternasyonal'de aktif olarak çalışmalarını takip eden bir gözlemci parti konumundayız"
DEM Parti'nin Sosyalist Enternasyonal'e üyelik sürecine ilişkin Hatimoğulları, "Bizler Sosyalist Enternasyonel'de DEM Parti olarak gözlemci bir parti konumundayız ve aktif olarak çalışmalarını takip eden bir gözlemci parti konumundayız. Kürt partilerinin kendi içlerindeki birlik çalışmaları yine oldukça önemsediğimiz bir konu ve aslında bunu duygu olarak en fazla önemsediğimiz konulardan biri Kürt halkının kendi ulusal birliğinin oluşması. O bakımdan bu partilerin yan yana gelmesi, bir arada olup ortak çalışma planlaması da aynı zamanda önemli ve kıymetli" dedi.
"Henüz yasanın taslağını tam olarak görebilmiş değiliz"
Hatimoğulları, son zamanlarda gündemde olan TBMM Başkanlığı'na sunulması beklenen infaz düzenlemesiyle ilgili soruya, "Henüz yasanın taslağını tam olarak görebilmiş değiliz çünkü komisyona gelmiş değil. Fakat tabii ki bizim bayramdan önce gelmesini ve karara bağlanmasını beklediğimiz bir yargı paketi var. Yani bizim şu ana kadar ki aldığımız duyumlara göre bu yargı paketinin bayramdan önce geleceğine ilişkindi. Ümit ediyoruz ki bu böyle gerçekleşir. Yarın komisyona gelince hep birlikte nasıl bir içeriğe sahip olduğunu göreceğiz" diye yanıtladı.
"Free İmamoğlu" dövizine yanıt: "Sayımız biraz fazlaydı oturduğumuz sırada ve masaya bırakılan dosya sayısı azdı"
"İmamoğlu'nun fotoğrafını almayışınız üzerinden ciddi bir medya yaygarası koptu diyelim. Bir açıklama yapıldı ama daha yanlış mı anlaşıldınız acaba?" sorusunu Hatimoğulları, şöyle yanıtladı:
"Bugün olan şey çok net olarak şuydu, sayımız biraz fazlaydı oturduğumuz sırada ve birkaç sandalye daha eklenmiş oldu. Dolayısıyla masaya bırakılan dosya sayısı azdı. Dolayısıyla da Sayın İmamoğlu'nun fotoğrafları azdı. Benim hemen yanımda duran her iki arkadaşımda hem Ceylan vekilimiz parlamentonun dışişleri üyesi hem de yanı başımda duran Ebru Günay arkadaşımız dış işlerinden sorumlu eş başkan yardımcımız her ikisinin önünde dosya vardı. Ebru arkadaşım dosyayı açarken zorlandığı için ben ona yardım edip fotoğrafı vermiş oldum. Elbette ki ben de taşıyabilirdim. Her iki arkadaşım taşıdı ve dün bizim Diyarbakır'da yerel yönetimleri değerlendirme ara toplantımız vardı. Kadın toplantısıyla başlamıştık. Dünkü yaptığım konuşmada da ki canlı yayında da yayınlandı herkesin görebileceği bir şekilde bizim üzerinde durduğumuz en temel konulardan birisi kayyum meselesidir ve seçilmişlerin gözaltına alınıp tutuklanması ve daha dünkü konuşmamda Sayın İmamoğlu'nun tutuklanması, arkadaşlarının tutuklanması ve İBB üzerinde gerçekleşen 5. etap operasyonları dünkü açıklamamızda kınadık.
"Bu süreci sarsma ihtimali olan bu tür küçük yaklaşımlara inanın hiç ihtiyacımız yok"
Bütün bunların hiçbirini görmeyen ve bugünkü bu teknik sebeple gerçekleşmiş olan bu olayın üzerine değerli basın emekçisi kardeşlerimin bir kısmının bu şekilde gitmesini doğru bulmadığımı belirtmek isterim. Ümit ediyorum ki yaptıkları bu haberi de yani düzeltme ihtiyacı da hissederler. Biz kendimizden eminiz. Ne yaptığımızı biliyoruz. Biraz önce süreci izah ederken bu konuda bu süreci bozma ihtimali olan, bu süreci sarsma ihtimali olan bu tür küçük yaklaşımlara inanın hiç ihtiyacımız yok. Türkiye'nin ihtiyacı olan ve her birimizin ihtiyacı olan bu süreci ileriye nasıl taşıyabiliriz, nasıl ilerletebiliriz? Şundan da bütün Türkiye kamuoyu çok net emin olsun ki DEM Parti olarak bizler barış sürecinin demokratik bir zeminde gelişmesi için ısrarımızı ve mücadelemizi sürdüreceğiz. Demokrasisiz barış olmaz, insan hakları ihlalinin, gözaltıların, tutuklamaların, seçilmişlere yapılan operasyonlar ve tutuklamalar devam ettiği sürece bizler kalıcı bir barışı tesis edemeyeceğimizin gayet farkında olan bir bilince sahibiz. Kendi niyetimizden, duygumuzdan, düşüncemizden, fikrimizden, hattımızdan çok çok eminiz. Bu konuda da bütün Türkiye halklarının böyle bir güvenle bize yaklaşacağına canı gönülden inanıyorum. Pratiğimiz ortada, söylediklerimiz ortadadır."
"O dönemde Knt Uzlaşısı kapsamında kendi seçmen eğilimimiz bu şekilde tavrını ortaya koydu"
Tülay Hatimoğulları, DEM Parti Grup Başkanvekili Sezai Temelli'nin "İmamoğlu'nun Kent Uzlaşısı kapsamında seçildiğine'' yönelik açıklamasını hatırlatan gazetecinin, "Bu sanırım ilk kez bu şekilde söylendi. Çünkü DEM'in kendi adayı vardı. Bu açıklamayı nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna ise şu yanıtı verdi:
"İstanbul'da evet DEM'in kendi adayı vardı ama biz birçok kentte kent uzlaşısını önemsedik. Bu konuda siz değerli basın emekçileri de yakınen takip ettiniz bu süreci. Bizler kent uzlaşısı kapsamında birçok kentte muhalefetin belediye başkanlarına desteklerimiz oldu. Bu İstanbul için de geçerli. Çünkü siz de takdir edersiniz ki Meral Hanım'ın ve Murat Bey'in eş başkan adaylarımızdı ve aldıkları oy tek başına, DEM'in oyunun İstanbul'da bu kadar olmadığını sizler de biliyorsunuz. O dönemde kent uzlaşısı kapsamında kendi seçmen eğilimimiz bu şekilde tavrını ortaya koydu. Bu şekilde belirdi seçmen eğilimimiz ve netice ortadadır. Bu konunun analizini zaten çok yaptık."