Haber: Ogün AKKAYA - Kamera: Gurbetelli YALÇIN
(ANKARA) - TÜİK tarafından bugün açıklanan enflasyon verilerini eleştiren vatandaşlar ANKA Haber Ajansı'na konuştu. Emekli maaşı ile geçindiğini söyleyen bir Ankaralı "Ben yaşlılık maaşı alıyorum 4 bin 600 lira. Ben kira veriyorum. Günde iki ekmek götürsem 25 lira. Ayda bin 500 lira sadece kuru ekmeğe veriyorum. Ben bu maaşla nasıl besleneceğim. Dilensem olmaz, herkesin bir şerefi var. Enflasyon, enflasyon milleti kandırıyorlar. Olmaz, yalanla hiçbir yere varılmaz" ifadelerini kullanırken, bir başka Ankaralı, "TÜİK, o verileri açıklamak yerine, o verileri topladığı alışveriş yerlerini açıklasa da biz oraya gitsek" sözleriyle tepki gösterdi. Yaşadığı geçim sıkıntısını anlatırken, ayakkabı alamadığını, terlikle dolaşmak zorunda kaldığını anlatan bir kadın vatandaş ise "Bak ayakkabı giyemiyorum, terlikle geziyorum. Neden? Alamıyoruz. Bir ayakkabı olmuş 1,5 - 2 bin lira. Çıksın da söylesinler ne ile alınıyor. Suya, elektriğe zam, zam, zam. Oldu milletin kafasına bir taş" diye konuştu.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Mayıs ayına ilişkin enflasyon verilerini yayımladı. Mayıs ayında yıllık enflasyon yüzde 35,41 oldu. Aylık enflasyon ise yüzde 1,53 olarak kaydedildi. ANKA Haber Ajansı, TÜİK'in açıkladığı enflasyon verilerini Ulus Meydanı ve Ulus Hali'nde Ankaralı vatandaşlara sordu.
"Türkiye karanlık uçuruma doğru gidiyor"
TÜİK’in açıkladığı enflasyonun doğru olmadığını ve enflasyonun en az şu anda yüzde 70’in üzerinde olduğunu söyleyen Ramiz Kılıç isimli bir Ankaralı emekli, “Geçen markete girdim. 185 liraya aldığım sucuk 295 lira olmuş. Türk milleti artık meyve yiyemez duruma geldi. Ayda alabilirse bir kere tavuk eti alabiliyor garibim. Dört bin lira emekli ikramiyesini aldık da torunlara yetmez. Türkiye karanlık uçuruma doğru gidiyor. Kim ne derse desin bu bir gerçek. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, toz pembeler çiziyor. İnanıyor muyum? İnanmıyorum” dedi.
Gül Ali isimli bir vatandaş ise yaşadığı ekonomik zorluğu, “Hiçbir şey alamıyoruz. 150 - 160 liradan aşağı bir kilo meyve yok. Bir kilo peynir, zeytin olmuş 200 - 400 lira” sözleriyle anlattı.
"Devlet sadece zenginleri görüyorsa, zenginlerle beraber gitsin"
Ulus Meydanı’nda mikrofon uzattığımız yaşlı bir vatandaş ise emekli olamadığını, yaşlılık maaşı ile geçindiğini anlattı. TÜİK’in açıkladığı enflasyon verilerine ilişkin olarak, "Fakir öldü. Bizim gibi insanlar bitti, gitti" yorumunu yapan vatandaş, yaşadığı ekonomik sıkıntıya dair şunları söyledi:
"Ben yaşlılık maaşı alıyorum 4 bin 600 lira. Ben kira veriyorum. Günde iki ekmek götürsem 25 lira. Ayda bin 500 lira sadece kuru ekmeğe veriyorum. Ben bu maaşla nasıl besleneceğim. Dilensem olmaz, herkesin bir şerefi var. Enflasyon, enflasyon milleti kandırıyorlar. Olmaz, yalanla hiçbir yere varılmaz. Sonu çıkar, isterse babam olsun. Et alamıyorum. Kurban kesmiyorum ki ne ile keseyim. Bir küçükbaş hayvan, 20 bin lira yahu. Bu vicdan değil. Denetim yok mu? Bir dükkana git bir kilo olması lazım. Fakirleri düşünmesi lazım. Ben gecekonduda, girişte oturuyorum. 8 bin lira. Ben kirayı nereden vereceğim. Devlet bunu düşünmüyor mu? Görmüyor mu? Sadece zenginleri mi görüyor? Zenginleri görüyorsa, zenginlerle beraber gitsin. Bakalım yerin dibi de var. Rabbim her şeyin bilincinde. Bunun bakanı var. Memuru var. Müdürü var. Her şeyi var. Cumhurbaşkanı bilmiyorsa, hatırlatsınlar."
"Bu yönetenlerin bizden hiç mi haberi yok veya hayattan mı haberleri yok"
Ulus Meydanı’nda mikrofon uzattığımız Mehduh Baydar isimli bir başka vatandaş ise enflasyon verilerine ilişkin olarak, "TÜİK’in belirlediği ile bizim yaşadığımız çok farklı" yorumunu yaptı. "Bizim yaşadığımız enflasyon çok daha yukarılarda" diyen Baydar, "TÜİK, nereden alışveriş yapıp da nereden fiyatları sorup da belirliyor bilmiyoruz. Onu da açıklamıyor. Enflasyon çok daha yükseklerde. Geçim oldukça güç. Bazen bir hafta önce aldığını, bir hafta sonra alamıyorsun. Gidiş iyi değil, kötü. Bayram ikramiyesi ile 4-5 kilo et alabilirsin en fazla. Et mi alacaksın, diğer ihtiyaçlarını mı karşılayacaksın. Öyle bir açmazda ve çıkmazdayız ki bunu nasıl yorumlayacaksın, ne diyeceksin. Nasıl yönetiliyoruz. Bu yönetenlerin bizden hiç mi haberi yok veya hayattan mı haberleri yok. İyi yere gitmiyoruz, onu yaşıyoruz" ifadelerini kullandı.
"Bu dünyada yaşamak çok zor"
Bir başka Ankaralı ise TÜİK'i enflasyon verilerini hesaplama biçimiyle eleştirdi. "TÜİK, o verileri açıklamak yerine, o verileri topladığı alışveriş yerlerini açıklasa da biz oraya gitsek" sözleriyle tepki gösterdi.
Ulus Hali'nde yaptığı alışveriş sonrasında konuştuğumun bir kadın vatandaş ise "Hiçbir şeyin yanına varılmıyor. Hayat nereye gidiyor bilmiyorum. Bu dünyada yaşamak çok zor” diye konuştu.
Annesi ile birlikte alışverişe çıkan ancak yüksek fiyatlar karşısında alışveriş yapamadığını anlatan bir genç ise “TÜİK çok da halka inip bu araştırmaları, açıklamaları yapmıyor. Saha çalışması yaptığını düşünmüyorum. İnanilmaz pahalı her şey. Bayram öncesi ufak bir alışveriş yaparız diye geldik ama elimiz boş" ifadelerini kullandı.
"Bak ayakkabı giyemiyorum, terlikle geziyorum, bir ayakkabı olmuş 1,5 - 2 bin lira"
Bir başka kadın vatandaş ise yaşadığı ekonomik zorluğu şu şözlerle anlattı:
"Meclis’te oturanlar, ayaklarını yağlasınlar, kaya kaya gelsinler. Bir baksınlar halkın haline. ‘tencereler, tabaklar küçülsün’ diyorlar. Zaten küçük, büyümedi ki. Bir maydanoz olmuş 10-15 lira. Bak ayakkabı giyemiyorum, terlikle geziyorum. Neden? Alamıyoruz. Bir ayakkabı olmuş 1,5 - 2 bin lira. Çıksın da söylesinler ne ile alınıyor. Suya, elektriğe zam, zam, zam. Oldu milletin kafasına bir taş. Neymiş, ‘yaşlılara şu kadar’ sen yaşlı olmayacak mısın?"
"Bir kilo meyve 50 liraya alamıyorlar"
Ulus Hali’nde esnaflık yapan Ramazan Erdoğan ise “Burada milletin alım gücü yok. Zor durumdalar, sıkıntı çekiyorlar. Bir kilo meyve 50 liraya alamıyorlar. Çocuğuna üst baş alamıyorlar” sözleriyle hale gelen vatandaşların yaşadığı ekonomik krizi anlattı.