Haber: Erva Gün
(TBMM) - TBMM KİT Komisyonu'nda Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü'nün Sayıştay raporları ve önerilerinin görüşmeleri esnasında Türkiye'nin Sudan ile arasında tarımsal üretimin arttırılması amacıyla imzalanan anlaşmalar gündeme geldi. CHP Çorum Milletvekili Mehmet Tahtasız, "Keşke başarılı olsaydı ama bu da aynı Kanal İstanbul gibi, tıpkı Gabar'da bulunan ve 'Traktöre koy, devam et' denilen petrol gibi, tıpkı 'Karadeniz'de doğal gaz bulduk; hadi, açın pencereleri, yakın doğal gazı' dedikleri gibi verilen vaatlerden öteye gitmedi, bu da başlamadan batan bir proje oldu" dedi. Tahtasız'ın 'Gabar Dağı' benzetmesine ilişkin AK Parti Van Milletvekili Kayhan Türkmenoğlu, "Tarımı, Sudan'ı görüşürken bizim Gabar'la ne işimiz var? Bakın, 85 yıllık hayalimizdi. İlk kez bu yıl sondaj vuruluyor ve biz petrol çıkaracağız" ifadelerini kullandı.
TBMM KİT Komisyonu, AK Parti Aydın Milletvekili Mustafa Savaş başkanlığında toplanarak denetim kapsamında bulunan kurum ve kuruluşların 2021 ve 2022 yıllarına ilişkin bilanço görüşmelerine başladı. Komisyonda, bugün Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü'nün (TİGEM) 2021-2022 yıllarını kapsayan Sayıştay raporları ve önerileri görüşüldü.
TİGEM Genel Müdür Hasan Gezginç, buğday gibi stratejik önem taşıyan ürünlerin tohumculuğunun geliştirilmesi ve kullanımının yaygınlaştırılmasının kuruluşun yakın dönemde daha çok yoğunlaşmayı hedef aldığı alanların başında geldiğini kaydetti. Gezginç, başta buğday olmak üzere arpa, tritikale ve yulaftan oluşan hububat üretiminin 2021 yılında 289 kilogram verim ile 283 bin ton iken, 2022 yılında dekara verimin yüzde 28 artışla 371 kilograma ve üretimin yüzde 8 artışla 307 bin tona ve 2023 yılında tarihi bir rekor ile üretimin 392 bin tona ulaştığını belirtti.
2024 yılında ülke genelinde yaşanan kuraklığa rağmen dekara 301 kilogram verimle toplam 297 bin ton üretimin gerçekleştiğini aktaran Gezginç, "2021 yılında 120 bin ton, 2022 yılında 125 bin ton, 2023 yılında 115 bin ton ve 2024 yılında 140 bin ton tohumluk ülkemiz çiftçileri ile buluşturulmuştur. 2025 yılında ülkemiz çiftçilerine 230 bin ton sertifikalı hububat tohumu satışı hedeflenmiştir" dedi.
Endüstriyel kenevir bitkisinin Türkiye'de üretiminin artırılması amacıyla ve ham maddeyi işleyecek sanayinin geliştirilmesi konusunda Cumhurbaşkanlığı koordinesinde ilgili bakanlıklar, üniversiteler ve TÜBİTAK'ın katılımıyla 2019 yılında "Türkiye'de Endüstriyel Kenevir Yetiştiriciliği Raporu ve Eylem Planı" hazırlandığını dile getiren Gezginç, şunları söyledi:
"Söz konusu Eylem Planında Kuruluşumuza ülkemizin ihtiyacı olan kenevir tohumunun üretilmesi görevi verildi. 2019 yılında Amasya/Gökhöyük İşletmemizde ve Samsun/Vezirköprü İlçesi Narlısaray Köyü çiftçileriyle sözleşmeli üretim ile popülasyon "Narlısaray" çeşidinin tohumu üretilmiştir. 2021 yılında ülkemizin ilk tescilli kenevir çeşitlerinden olan "Vezir 55" kenevir çeşidinin tohumluk üretim ve satış hakkı alınarak ülkemizde ilk kez sertifikalı tohum üretimine başlanılmıştır. 2021 yılında 2 ton ve 2022 yılında 3 ton olan sertifikalı kenevir tohumu üretimi 2024 yılında 15 tona çıkarılmıştır.
"Tarımsal hasılamız 2024 yılında 8.6 milyar TL'ye çıkarılmıştır"
Yakıt, zaman ve işgücünden önemli ölçüde tasarruf sağlayan muhtelif güçte 2021 yılında 15 adet, 2022 yılında 1 adet olmak üzere toplam 16 adet traktör, bağlı ekipmanları ile birlikte satın alındı. 2024 yılında ise 101 adet traktör satın alınarak, toplam traktör varlığı bin 085 adede çıkarılmıştır. Ceylanpınar İşletmemizde Türkiye'nin en büyüğü olan 25 ton/saat kapasiteli tohum hazırlama tesisi kurulumu ile Kuruluşumuzun sertifikalı tohum hazırlama kapasitesi 340 ton/saate ulaşmıştır. 2021 yılında 1,8 milyar TL, 2022 yılında 3.5 milyar TL, 2023 yılında 6.5 milyar TL olan tarımsal hasılamız 2024 yılında 8.6 milyar TL'ye çıkarılmıştır.
Kuraklık riskinin olumsuz etkilerini ortadan kaldıracak tedbirler bağlamında sulu tarım alanlarını artırmış, daha sağlıklı bir üretim planlaması yaparak, ileri teknik ve teknolojilerin uygulamaya konulmasını sağlamış ve nihayetinde diğer idari ve ekonomik tedbirlerle birlikte toplam hasıla ve gelirlerde artış elde etmiştir. Tedbir ve tasarruflar sonucu 2021 yılında 132 milyon TL olan dönem kârımız 2022 yılında 799 milyon TL, 2023 yılında 1.6 milyar TL ve 2024 yılında 1.2 milyar TL olarak gerçekleşmiştir.
Sudan'da 793 bin hektar arazinin şirkete devri sağlanamadığı için tarımsal üretim projesi hayata geçirilemedi
Türkiye ile Sudan arasında tarımsal üretimin ve ticaretin artırılması amacıyla, 28 Nisan 2014 tarihinde imzalanan ve her iki ülke nezdindeki yasal prosedürleri 19 Kasım 2015 tarihinde tamamlanan "Türkiye ile Sudan Arasında İkili Tarımsal İşbirliği ve Ortaklığına İlişkin Anlaşma" kapsamında, Türk Sudan Uluslararası Tarım ve Hayvancılık Anonim Şirketi 05 Eylül 2018 tarihinde Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğü (yüzde 80) ve Sudan Tarım ve Ormancılık Bakanlığı (yüzde 20) ortaklığında, TİGEM'in bağlı ortaklığı olarak kurulmuştur.
Ancak, ikili anlaşmada yer alan arazilerin şirkete devri konusunda beş yıldır üst düzeyde yapılan girişimler; Sudan'da 11 Nisan 2019 tarihinde yaşanan hükümet değişikliği, dünyada yaşanan pandemi ve 2023 yılı Nisan ayında başlayan iç karışıklık nedenleri ile sonuçsuz kalmış, Türk özel sektör firmalarının yatırımları için 780 bin 500 hektar arazi ile pilot çiftlik arazisi için 12 bin 500 hektar olmak üzere toplam 793 bin 000 hektar arazinin şirkete devri sağlanamamıştır.
Bu çerçevede, şirkete araziler tahsis edilmediğinden söz konusu proje hayata geçmemiş, üretim yapılmamış ve herhangi bir kaynak aktarılmamıştır. Ayrıca, şirket bu zamana kadar bilançosunu her yıl kar ile kapatmıştır.
Şirketin üretim faaliyetlerine başlayamaması nedeniyle, 1 Aralık 2023 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 30 Kasım 2023 tarihli ve 7899 sayılı Cumhurbaşkanı Kararı ile Ortak Şirket tasfiye edilmiş, ortaklık payından kaynaklı tüm hak ve yükümlülükleri TİGEM'e devredilmiştir.""Hiçbir zaman piyasada rekabet şartları içerisinde rekabet etmeye çalışması gereken bir kurumumuz değil"
MHP Ankara Milletvekili Mevlüt Karakaya, "TİGEM sadece bir ekonomik girişim, bir kamu iktisadi teşebbüsü değil" diyerek, asıl faaliyetlerinin kâr etmek olmadığını belirtti. Karakaya, şöyle devam etti:
"Sürdürülebilirlik diye bir kavramı bugün hepimiz konuşuyoruz ama genellikle de bu kavramı yanlış yerlerde kullanıyoruz; belki Türkçe karşılığını yanlış tanımladık, bilemiyorum ama bizim sürdürülebilirlikten gerçek anlamda anladığımız şudur: Bugün aldığımız tüm kararlarda yani bugünkü kararlarda gelecek nesilleri de bu işin içine dâhil etmek anlamına geliyor. Dolayısıyla, işte, TİGEM'in kuruluşu, varoluşu, daha o günden asıl o sürdürülebilirliği nerede? Tarımdaki sürdürülebilirliği, gıda güvenliğindeki sürdürülebilirliği, gıda güvencesinde sürdürülebilirliği garanti altına alma konusunda yani gerçek anlamda sürdürülebilirlik konusunda var olan, kurulmuş olan bir kurumumuz. Dolayısıyla, bu anlamda, hiçbir zaman piyasada rekabet şartları içerisinde rekabet etmeye çalışması gereken bir kurumumuz değil. Elbette bu üretimi yaparken de kârlılık ve verimlilik esası dikkate alınarak kâr eden de bir kurumumuz, ki kendi kendini finanse ederek büyüyen bir kurumumuz. Bazen bazı alınan hükûmet kararlarıyla belki sıkıntılı durumlar da söz konusu olmuş olabilir."
CHP'li Tahtasız'dan Sudan'daki anlaşmaya 'Gabar Dağı'nda petrol üretimi' benzetmesi
CHP Çorum Milletvekili Mehmet Tahtasız, Türkiye'nin Sudan ile tarımsal üretim amacıyla yapılan protokollere tepki göstererek, "Yerli ve millîlikten dem vuran AK Parti iktidarı, neyse, herhâlde komşunun tavuğu ona kaz göründü ki Türkiye'nin 3 bin kilometre uzağındaki Sudan'da tarım yapma niyetinde ve teşebbüsünde bulundu" dedi. Tahtasız, şunları söyledi:
"Keşke başarılı olsaydı ama bu da aynı Kanal İstanbul gibi, tıpkı Gabar'da bulunan ve 'Traktöre koy, devam et' denilen petrol gibi, tıpkı 'Karadeniz'de doğal gaz bulduk; hadi, açın pencereleri, yakın doğal gazı' dedikleri gibi verilen vaatlerden öteye gitmedi, bu da başlamadan batan bir proje oldu. Türkiye'nin 78 milyon hektar olan yüz ölçümünün yaklaşık olarak üçte 1'ini teşkil eden 24 milyon hektar alan ekilebilir tarım arazisi iken Türk çiftçisi üretime küstü; bakın, sizin sayenizde Türk çiftçisi üretime küstü."
AK Parti ve muhalefet milletvekilleri arasında Gabar Dağı'nda petrol üretimi tartışma konusu oldu. Tahtasız'ın Sudan hakkındaki konuşmasına AK Parti Van Milletvekili Kayhan Türkmenoğlu, "Tarımı, Sudan'ı görüşürken bizim Gabar'la ne işimiz var? Şu anda Van'da en kısa süre içerisinde, inşallah Muradiye ilçemizde, sondaj vurduk, Allah'ın izniyle petrol çıkaracağız. Bakın, seksen beş yıllık hayalimizdi. Ben bu memlekette iş adamlığı yaptım, ticaret sanayi odası başkanlığı yaptım. Hep 'Burada petrol var' derdim ama ilk kez bu yıl sondaj vuruluyor ve biz petrol çıkaracağız. Bunları eğer görüyorsanız saygı duyarım ama görmüyorsanız, takdir ediyorsanız, ben de sizi takdir ediyorum" diyerek yanıt verdi.
AK Parti Edirne Milletvekili Fatma Aksal ise "Hiç başarısız bir iş istemiyorsanız hiçbir şeyi yapmayacaksınız. Eğer başarısızlığı göze alamıyorsanız, o riski göze alamıyorsanız hiçbir şey yapmazsınız. CHP yıllarca ülkede bunu yaptı, hiçbir şey yapmıyorlar. Ben söyleyeyim yani Edirne Belediyesini gelin, görün, çivi bile çakmıyor" dedi.