Haber: Gençağa Karafazlı
(RİZE)- Rize İdare Mahkemesi’nde, bugün Fırtına Vadisi’ndeki SİT alanlarının koruma derecesinin düşürülmesine karşı açılan davanın duruşması görüldü. Davanın avukatlarından Yakup Okumuşoğlu, duruşma sonrası yaptığı açıklamada, Fırtına Vadisi’nin koruma derecesinin düşürülmesinin bilimsel ve hukuki temelden yoksun, vadinin korunması gereken eşsiz bir ekolojik alan olduğunu belirterek “Bu vadiyi koruyamayacaksak, Türkiye’de başka nereyi koruyabiliriz” dedi.
Fırtına Vadisi’ndeki SİT alanlarının koruma derecesinin düşürülmesine karşı açılan davanın Rize İdare Mahkemesi’ndeki duruşmasına çok sayıda yurttaş, yaşam savunucusu, siyasetçi ve sivil toplum temsilcisi katıldı.
Duruşmanın ardından açıklama yapan avukat Yakup Okumuşoğlu, şunları söyledi:
“Bugünkü davamızın konusu Fırtına Vadisi’ndeki SİT alanlarının derecesinin düşürülmesine karşı açılmış bir davaydı. Bu davada derecesi düşürülen alanların derecesinin aksine yükseltilmesi gereken alanlar olduğunu, olması gerektiğini hatırlatmaya çalıştık idareye. İdare bizim iddialarımız kapsamında çok da fazla bir cevap vermedi daha önceki beyanlarını tekrar ettiler. Biliyorsunuz daha önce bu da bir keşif yaptık bu keşif sonrasında düzenlenen bilirkişi raporu var. Bu bilirkişi raporu doğrultusunda mahkeme yürütmeyi durdurma kararı vermişti. Dolayısıyla biz de o kararın doğru olduğunu ve nihayet eklenmesi gerektiğini iptal kararıyla taçlandırılması gerektiğini ama iptal kararı da yetmez, özel gerekçelerle Danıştay’dan da bozulmayacak şekildeki tarihe not düşülmesi gerektiğini ifade etmeye çalıştık. Biz Fırtına Vadisi'nin sesi olmaya çalıştık. Bu vadiyi koruyamayacaksak, Türkiye'de başka nereyi koruyabileceğimizi anlatmaya çalıştık ve bu şekliyle mahkemeden davamızın kabulünü talep etmiş olduk. 15 gün kadar sonra mahkeme kararını açıklayacak.”
"Hukuka dayalı verilmiş kararların yok sayılması mümkün değil”
Bazı siyasilerin çevrecileri hedef alan açıklamalarına da yanıt veren Okumuşoğlu, Ayder’deki imar planlarının çevreciler tarafından sürekli iptal ettirildiği yönündeki eleştirileri hatırlatarak, “Bu vadi turizm için değil, yaşamın sürdürülebilirliği için var. Mahkeme kararları akla, bilime ve hukuka dayanır; kimse bunları yok sayamaz" dedi.
“Fırtına havzası insanıyla toprağıyla taşıyla, ormanıyla, deresiyle mücadele veriyor”
Duruşmaya katılan diğer avukat İbrahim Demirci ise Fırtına Vadisi’ne yönelik tek bir davayla sınırlı olmadıklarını, birçok dosyada benzer mücadeleler verdiklerini belirterek, “Fırtına havzası insanıyla, toprağıyla, deresiyle, doğaseverleriyle bir bütün olarak Çevre Bakanlığı’na karşı mücadele ediyor. Biz avukatlar olarak bu mücadelenin sesi olmaya çalışıyoruz” diye konuştu.
Mahkemenin kararını yaklaşık 15 gün içerisinde açıklaması bekleniyor.