Haber: Nilgün Hande ÖZTÜRK

(ANKARA) - ABD’de göçmen karşıtı baskınlar sonrası başlayan protestolar, Los Angeles başta olmak üzere birçok şehre yayılırken; ABD Başkanı Donald Trump’ın Ulusal Muhafızları vali onayı olmadan devreye sokması ve sokağa çıkma yasakları, ülkede federal ve yerel yönetim arasında ciddi bir gerilim yarattı. Türkiye’nin eski Los Angeles Başkonsolosu Gülru Gezer, ANKA Haber Ajansı’na “Barışçıl amaçla başlayan eylemler, birtakım insanların, provokasyon yapmasıyla çığırından çıktı; bu da aslında tam Trump'ın istediği bir şeydi” değerlendirmesini yaptı. Gezer, Kaliforniya Valisi Gavin Newsom ile Trump arasındaki çekişmenin 2028 başkanlık seçimlerine uzanan siyasi bir hesaplaşma olduğunu vurguladı.

ABD’de, göçmenlik karşıtı ICE baskınları sonrası ülke genelinde süren protestoların ardından, özellikle Los Angeles’ta sokağa çıkma yasağı ilan edildi. Ulusal Muhafız Birlikleri ve Deniz Piyadelerine (Marines) ise, baskınlar sırasında göçmenlik memurlarına müdahale edenleri ya da federal ajanlarla karşı karşıya gelen protestocuları, gözaltına alma yetkisi verildi. ABD Başkanı Donald Trump’ın bu kararı üzerine California Valisi Gavin Newsom, yasal itirazlarda bulundu. ABD medyasında yer alan haberlere göre, birçok şehirde protestolar ve olası yeni eylemler bekleniyor.

Türkiye’nin eski Los Angeles Başkonsolosu, ANKA Review Direktörü Gülru Gezer, Trump’ın göçmen politikalarını, ABD’nin Los Angeles şehrinde yaşanan protestoları ve sonrasında yaşanan gelişmeleri değerlendirdi. Gezer, şunları söyledi:

“Los Angeles’ta ekonominin çoğunu Meksikalılar oluşturuyor”

“Los Angeles, ABD’nin en büyük 2’inci kenti ve yüzde 50'si de göçmen. Ekonominin çoğunu, yani mavi yakasının çoğunu da Meksikalılar oluşturuyor. Ekonominin dönmesini sağlayan tarımdan tut da işte inşaata kadar bu Meksikalılar sağlıyor. 6-7 Haziran'da başlayan olaylara baktığımızda, belki bir kısmı yasa dışı göçmen olabilir ama suça karışmayan tam tersine topluma artı değeri olan yani Los Angeles’ta yaşayan Hispaniklerin gözaltına alınıp tutuklandığını görüyoruz.

Onların böyle gelişi güzel bir şekilde ABD Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Teşkilatı (ICE) tarafından tutuklanması tabii ki büyük reaksiyon yarattı. Fakat olaylar bence, provokatörlerin de dahil olmasıyla biraz kontrolden çıktı. Yani barışçıl amaçla başlayan eylemler, birtakım insanların, böyle provokasyonlar yapmasıyla çığırından çıktı. Bu da aslında tam Trump'ın istediği bir şeydi.”

“Kaliforniya halkı, Newsom’ın her şeyi 2028'deki başkanlık seçimi yarışına katılmak için yaptığını düşünüyor”

Kaliforniya Valisi Gavin Newsom’un 2028’de ABD başkanlığı için aday olacağına ilişkin iddialara yönelik Gezer, “Geçtiğimiz aylarda, Kaliforniya'da yapılan anketlerden elde edilen sonuçlara göre Kaliforniya halkı, Gavin Newsom’ın her şeyi 2028'deki başkanlık seçimi yarışına katılmak için yaptığını düşünüyor. Ancak Newsom’ın esas yapması gerekenin Kaliforniya'ya hizmet etmesi olduğu belirtiliyor. Newsom’ın ileriye yönelik siyasi kariyeri için eyaletin sorunlarını ikinci plana atmasından Kaliforniyalıların da yüzde 50'si bundan son derece rahatsız. Burada da Newsom'la Trump arasında ciddi bir çekişme olduğunu görüyoruz.”

“1965’ten beri ilk defa bir Başkan’ın Vali’nin talebi olmadan Ulusal Muhafızları devreye soktuğunu görüyoruz”

“1965 yılından bu yana ilk defa bir Başkan’ın Vali’nin talebi olmadan Ulusal Muhafızları devreye soktuğunun görüldüğünü” dile getiren Gezer, “Yasalar çerçevesinde Vali, eyalette meydana gelen olayların kontrol altından çıkması halinde Başkan’a ‘destek kuvvet’ talebinde bulunduktan sonra Ulusal Muhafız Birlikleri’nin devreye girer. Ancak burada Trump, Vali Newsom’un talebi olmadan Ulusal Muhafızları sokağa sürdü. 1965 yılından bu yana ilk defa böyle bir şeyle karşılaşıyoruz. O yüzden dava açtı Newsom, Trump yönetiminin bu kararına karşı. Yani burada tabii burada Demokratlarla Cumhuriyetçilerin çünkü biliyorsun bunlar demokratlar ve çok liberal bir eyalet. Amerika'nın belki en liberal eyaleti Kalifornia.

Biliyorsunuz Kaliforniya eyaleti demokratlarda ve Kaliforniya Amerika'nın belki en liberal eyaleti. Burada aslında, hem Demokratlarla Cumhuriyetçi Trump yönetiminin bir çekişmesi hem de o güçler dengesinde yani federal yapıyla eyalet ve yerel yetkililerin arasındaki bir güç çekişmesinden bahsediyoruz. ABD’nin çok etnikli ve çok dinli bir yapısı var. Dünyanın dört bir yanından göçmenler gelmiş. Dolayısıyla bu olaylar, başka eyaletlere de sıçramaya başladı. Mesela Texas eyaletinin, Houston ve Austin şehirlerinde Illinois eyaletinde bulunan Chicago'da oldu. Hatta New York'ta da olmuş. Buradaki taraflar, kendi siyasi kariyerleri için ya da kendi egolarından dolayı ABD’nin iç huzurunu bozacak adımlar atmaktan sarf-ı nazar etmeliler. Çünkü bu, çok kolay iç huzursuzluğa sebebiyet verebilir. Amerika bir göçmen ülkesi baktığında.”

“1807 İsyan Yasası’nı uygulanması önümüzdeki süreçte işlerin ne kadar kontrolden çıktığına bağlı”

Trump’ın Ulusal Muhafızlar ile Deniz Piyadelerini, federal binaları korumaları amacıyla Los Angeles’a sevk ettiğini belirten Gezer, “Hem Ulusal Muhafızları hem Deniz Piyadelerinin görevi federal binaları, federal taşınmazları korumak. Burada halkla doğrudan karşı karşıya olan şehrin kolluk kuvvetleri LAPD, LA County Sheriff's Office filan yani baktığında. Ancak ileriki süreçte bu işler kontrolden çıkarsa ne olur bilmiyorum. Bak 1992'de Rodney King olayları oldu. O dönem Vali’nin daveti üzerine Ulusal Muhafızlar da dahil 10 bin kadar federal yetkili, sokağa indi ve 12 bin küsur kişi tutuklandı o dönem. Ama burada mesele eyaletin direnmesi. Ancak 1807 İsyan Yasası’nı uygular mı? O önümüzdeki süreçte işlerin ne kadar kontrolden çıktığına bağlı olacak.”

“Hemen sokağa çıkma yasağı uygulamaları gerekirdi”

Los Angeles protestolarının 6’ıncı gününe girmesine ilişkin ise Gezer, “Hemen sokağa çıkma yasağı uygulamaları gerekirdi. Olaylar büyümeden ona göre senin de tedbir almaları lazımdı ve çok geciktiler. Yani biraz Trump, bunu bir fırsat bildi ama haklı da belirli ölçüde. Çünkü muazzam bir zarara neden oldular.”

Kaynak: ANKA