(TBMM) - TBMM Genel Kurulu’nda yapılan üçüncü tur oylama sonucunda AKP’nin adayı İstanbul Milletvekili Numan Kurtulmuş 329 oyla yeniden Meclis Başkanlığı'na seçildi. Kurtulmuş, "Terörsüz Türkiye meselesinin Türkiye’nin halletmesi gereken en acil konusu olduğu konusunda herhalde hemfikirizdir. Partilerimizin tamamı TBMM içerisinde oluşturulacak bir çabaya ortak bir şekilde katkı vermeye hazır olduklarını ortaya koyuyorlar. Terörsüz Türkiye meselesi aynı zamanda demokratik Türkiye meselesidir. Bütün farklı siyasi partilerin oluşturulması düşünülen bu komisyon içerisine kendi temsilcilerini vererek birlikte müzakere edeceğine yürekten inanıyorum" dedi.

TBMM Genel Kurulu’nda bugün Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş'un görev süresinin dolması nedeniyle TBMM Başkanlık beçimi gerçekleştirildi. Seçimin ilk iki turunda hiçbir aday Meclis'in üye tam sayısının üçte ikisinin (400) oyunu alamadı. Üye tam sayısının salt çoğunluğunun (301) arandığı üçüncü turda kullanılan 529 oyun 329'unu alan AK Parti'nin adayı İstanbul Milletvekili Numan Kurtulmuş, yeniden Meclis Başkanlığı'na seçildi.   

Meclis Başkanı seçilmesinin ardından Genel Kurul'da teşekkür konuşması yapan Kurtulmuş, şunları söyledi:

"Önümüzdeki devre 28. Dönem’in fevkalade önemli işleri başardığımız bir devre olacaktır. Öncelikle bu süre içerisinde her şeyden evvel Türkiye’nin bizlerden beklentisi demokratik olgunluk içerisinde farklı fikirleri, siyasi konuları bu çatı altında başarıyla tartışabilmek ve milletin hayrına olacak sonuçları çıkarabilmektir. Siyaset, tabii ki farklı fikirlerin mücadele ettiği, farklı fikirlerin yarışın içerisinde olduğu ama bir tarafıyla da farklı fikirlerin müzakere içerisinde olabildiği, olgunluk içerisinde konuların tartışıldığı bir demokratik nezaketi gerektirmektedir. Ümit ederim ki bu dönemde hem önümüzdeki bekleyen işlerin halledilmesi hem de milletin tarihi önem atfettiği konuların en güzel şekilde çözülebilmesi için ikinci devrede üzerimize düşen sorumluluğu hep beraber yerine getiririz.

"Partilerin komisyon içerisine temsilcilerini vererek birlikte müzakere edeceğine yürekten inanıyorum"

En önemli meselemiz kurulacak olan bir siyaset dili; müzakereye açık, müzakereci bir siyaset dilinin olduğunun altını çizmek isterim. Ayrıca bu dönem içerisinde tarihi bir fırsat olarak önümüze çıkan Terörsüz Türkiye meselesinin de Türkiye’nin halletmesi gereken en acil konusu olduğu konusunda herhalde hepimiz hemfikirizdir. Bu çerçevede bir araya gelmek, birlikte müzakere etmek, konuları bu çatının altında halletmek ve sonuçları açık bir şekilde almak bütün siyasi partilerimizin ortak sorumluluğundadır. Yaptığımız ilk temas çerçevesinde şunu gördüm ki partilerimizin tamamı TBMM içerisinde oluşturulacak bir çabaya ortak bir şekilde katkı vermeye hazır olduklarını ortaya koyuyorlar. Ümit ederiz ki burada oluşturulacak olan komisyonda şeffaf bir şekilde, demokratik teamüllere uygun bir şekilde milletimizin bu beklentisine cevap vermek mümkün olur ve artık terör, Türkiye’nin gündeminden kalkarak 50 yıldır ayaklarına vurulmuş olan bu terör belasından Türkiye kurtulmuş olur. Ayrıca bu Terörsüz Türkiye meselesi aynı zamanda demokratik Türkiye meselesidir. Türkiye’nin demokrasi standartlarının daha da yükselmesi, Türkiye’de birlik ve beraberliğin tam manasıyla tesis edilmesi için her birimizin üzerine büyük bir sorumluluk düşüyor. TBMM’nin Başkanı olarak bu süreçte benim üzerine düşen sorumluluk, bu konunun şeffaflıkla, açık yüreklilikle ve bütün serahatiyle Meclis’te görüşülmesi, konuların Meclis’te ele alınarak milletin bütün fikirlerinin burada yansıtılmasıdır.

En önemli kazanımlarımızdan birisi 16 siyasi partinin TBMM içerisinde temsil ediliyor olmasıdır. Bütün farklı siyasi partilerin oluşturulması düşünülen bu komisyon içerisine kendi temsilcilerini vererek birlikte müzakere edeceğine yürekten inanıyorum. Bir müddet sonra bu çalışmalar bittiğinde hepimiz tarihe ve millete karşı sorumluluğumuzu yerine getirmiş olmanın huzuru içerisinde Türkiye’yi huzur ve esenlik, barış ve adalet içerisinde sonraki nesillere devretmenin büyük bir hazzını yaşarız. Aynı şekilde Terörsüz Türkiye meselesinin terörsüz bir bölgenin oluşması demek olduğuna da yürekten inanıyoruz. Bu konuda da bütün siyasi partilerimizin kurumsal katkılarının tarihi önemde olduğunu ifade etmek isterim. Bu konuda her zaman kendisini hayırla yad edeceğimiz, çabalarını unutmayacağımız Sırrı Süreyya Önder arkadaşımızı da bir kere daha rahmetle, saygıyla yad ediyorum. 

"TBMM’nin bu döneminde üzerimize düşen milletin de desteğini alarak yeni bir anayasayla çalışmalarımızı taçlandırmak"

28. Dönem’in ikinci devresinde üzerimize düşen bir başka sorumluluk da Meclis’teki yasama kalitesinin artırılması, Meclis’te farklı fikirlerin daha iyi müzakere ortamı bulabilmesi için demokratik, katılımcı, çoğulcu bir Meclis içtüzüğünün yapılmasının çalışmalarını hızlandırmaktır. Ümit ederim ki kısa süre içerisinde bu konuda da partiler arasında bir görüş birliği sağlanarak Türkiye demokrasisinin standartlarının milli iradenin merkezi, demokrasinin kalbi olan TBMM’de de daha yukarıya çıkarılması için çok güçlü bir içtüzük çalışmasını bütün partiler olarak gerçekleştirmek mümkün olsun.

Bir başka önemli ödevimiz ise, sonraki dönemlere karşı sorumluluğumuz ise yeni bir anayasayla cumhuriyetimizin ikinci asrını sözü güçlü, gücü tesirli Türkiye Yüzyılı olmasını düşündüğümüz bu asrı yeni bir anayasayla; sivil, demokrat, katılımcı ve kapsayıcı bir anayasayla taçlandırmak ve TBMM’nin bu döneminde üzerimize düşen çalışmaları en açık şekilde yaparak, milletin de desteğini her aşamada alarak yeni bir anayasayla bu Meclis çatısı altındaki çalışmalarımızı taçlandırmaktır. Zor bir çalışma dönemine hep beraber gireceğiz."

Kurban Bayramı'ndan sonra Meclis Başkanlık Divanı’nda görev alacak isimler Genel Kurul’da okunacak. Okunduktan sonra ikinci dönemde görevlerine başlayacaklar.

Kaynak: ANKA