(İSTANBUL) - 19 Mart operasyonuyla tutuklanan İBB yöneticilerinden Ertan Yıldız'ın "etkin pişmanlık" ifadesi verdiği haberlerinin ardından kendisine baskı yapıldığı iddiası üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı yeni bir soruşturma başlattı. Soruşturmada adı geçen İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun avukatları Kemal Polat ile Mehmet Pehlivan açıklama yaptı. Kemal Polat, "Adli makamları yanıltmaya, hakkımda soruşturma açtırmaya ve aleyhimde kamuoyu yaratmaya yönelik iftira niteliğindeki yalan haberlere karşı hukuk ve adalet talep etmeye devam edeceğim",  Mehmet Pehlivan da "Soruşturma makamına hatalı veya yanıltıcı bilgi aktaran herkesle hukuk önünde hesaplaşacağım. Savcılığı yanıltmak ve bir kişiyi temelsiz bir soruşturmaya maruz bırakmak, sadece o kişiye değil; savunma mesleğine, yargının saygınlığına ve adalet duygusuna da zarar verir" açıklamasında bulundu.

İBB Başkanı ve CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu başta olmak üzere İBB yöneticilerine yönelik operasyonlarda tutuklanan ve "etkin pişmanlıktan" yararlanabilmek için ifade verdiği öne sürülen Ertan Yıldız'a "ifadenin baskı ile alındığına ilişkin basın açıklaması imzalattırılmaya çalışıldığı" iddiası üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı yeni bir soruşturma başlattı.

"İftira niteliğindeki yalan haberlere karşı hukuk ve adalet talep etmeye devam edeceğim"

Yeni soruşturmaya ilişkin soruşturmada adı geçen İmamoğlu'nun avukatları Kemal Polat ile Mehmet Pehlivan birer açıklama yaptı.

Kemal Polat açıklamasında, "Hakkımda daha önce de dile getirilen 'tanıklara baskı yapıyor vb' yayın ve paylaşımlara ilişkin suç duyurusunda bulunmuştum. Bu yayınların devam ettiği ve hakkımda soruşturma başlatıldığı iddiaları üzerine de gerekli yasal başvuru haklarımı kullanacağım. Adli makamları yanıltmaya, hakkımda soruşturma açtırmaya ve aleyhimde kamuoyu yaratmaya yönelik iftira niteliğindeki yalan haberlere karşı hukuk ve adalet talep etmeye devam edeceğim" ifadelerini kullandı.

Pehlivan: "Söz konusu kişiyi, yalnızca ilk tutuklandığı hafta bir kez, geçmiş olsun dileklerimi iletmek amacıyla ziyaret ettim"

Mehmet Pehlivan da şunları kaydetti:

"İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, etkin pişmanlıkta bulunan bir kişiye baskı ve tehditte bulunduğuma dair hakkımda bir soruşturma başlatıldığını basından öğrenmiş bulunuyorum. Söz konusu kişiyi, yalnızca ilk tutuklandığı hafta bir kez, geçmiş olsun dileklerimi iletmek amacıyla ziyaret ettim. Bu ziyaret dışında kendisiyle herhangi bir görüşmem olmamıştır. Cezaevi kayıtları da bunun açık ispatıdır. Aksine, birçok kez benimle görüşmek istediğine dair çeşitli yollarla haber göndermesine rağmen, bu taleplerin hiçbirine karşılık vermedim. Cezaevi ziyaretlerim esnasında görüş kabininde bulunan adı geçen kişiyle de tanıdığım diğer kişilerle de kabin önünden selamlaşmak tokalaşmak haricinde hiçbir temasım olmamıştır.

Cezaevinde tanıdığım tutuklu birçok kişi olmasına rağmen, soruşturma süreçlerinin hassasiyeti nedeniyle yalnızca vekâlet ilişkim bulunan müvekkilimle görüşmekteyim. Vekâlet ilişkisi dışında hiçbir tutukluyu ziyaret etmediğim gibi, başkaları aracılığıyla böyle bir ziyaretin gerçekleştirilmesini de organize etmedim. Etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanan ya da müvekkilim aleyhine beyanda bulunan kişiler hakkında bugüne kadar ne kamuoyuna dönük bir açıklamada bulundum ne de herhangi bir girişimim olmuştur. Zira bu tür beyanlara verilecek yanıt, ancak iddianame düzenlenip yargılama başladığında, mahkeme huzurunda yapılacak hukuki savunmadır. Bu bakış açım dışında herhangi bir yaklaşımım, niyetim ya da girişimim söz konusu değildir.

"Hukuk, basın açıklamalarıyla değil, dosyada yer alan bilgi, belge ve delillerle işler"

Ayrıca, söz konusu kişinin bir basın açıklaması yapmasının, yürütülen soruşturma kapsamında müvekkilim lehine herhangi bir hukuki değer taşımadığı da açıktır. Zira hukuk, basın açıklamalarıyla değil, dosyada yer alan bilgi, belge ve delillerle işler. Bu nedenle, hukuki hiçbir karşılığı olmayan bir eylemin tarafı olmam da mümkün değildir. Ben sadece avukatlık yapıyorum. Bugüne kadar, hukuki mücadele haricinde tek bir mücadele yönteminin parçası olmadım. Bu dün de böyleydi, bugün de böyle, yarın da böyle olacak. Bugüne kadar yapmış olduğum tüm yazılı ve sözlü açıklamalarımı da bu ilke doğrultusunda yaptım. Kamuoyuyla paylaştığım her görüş, yalnızca hukuki argümanlara dayalı olmuştur. Hiçbir açıklamamda dezenformasyona ya da spekülasyona yol açacak tek bir cümle dahi kurmadım. Bu tavrım, hukuk dışı yöntemlerden uzak durma konusundaki kararlılığımın açık göstergesidir.

Bu vesileyle açıkça beyan ediyorum: Bu soruşturmanın başlatılmasına neden olacak şekilde, soruşturma makamına hatalı veya yanıltıcı bilgi aktaran herkesle hukuk önünde hesaplaşacağım. Savcılığı yanıltmak ve bir kişiyi temelsiz bir soruşturmaya maruz bırakmak sadece o kişiye değil, savunma mesleğine, yargının saygınlığına ve adalet duygusuna da zarar verir."

Kaynak: ANKA