Haber: Mehmet Duran ÖZKAN

(MALATYA) - Malatya'da 6 Şubat depremlerinde yıkılan ve 16 kişinin yaşamını yitirdiği Avşar Otel davasının dördüncü duruşması görüldü.  Müşteki avukatı Veysel Ertargın, "Bir takım ticari hırslar nedeniyle 16 kişinin ölümüne neden olmuşlar. Sunduğumuz fotoğraflardan da görüleceği gibi düğün salonuna çevrilme sebebiyle bazı kolonların yer almadığını görmekteyiz. Bu aşamada sanıkların ayrı ayrı tutuklanmalarını talep ediyoruz" dedi. Mahkeme, dosyanın bilirkişiye gönderilmesine ve bilirkişi heyetinde bir hukukçunun da bulunmasına karar verdi.

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde Malatya'nın Battalgazi ilçesi Çavuşoğlu Mahallesi'nde bulunan Avşar Otel'in yıkılması sonucu 16 kişi yaşamını yitirdi, 2 kişi de yaralandı.

Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı, otel işletmecileri Barbaros Avşar, Osman Avşar, Hasan Hüseyin Avşar, fenni mesul/şantiye şefi Halime Erdemir, otel teras katı çelik çatı projesini çizen Mahmut Ensari Yaşaroğlu, dönemin İnşaat Mühendisleri Odası temsilcisi Mehmet  Karadeniz, dönemin Malatya Belediye Başkan Yardımcısı Ekrem Özbey, İmar İşleri Müdürleri Mustafa Bingöl ve Hamit Güneş, imar müdürü Yaşar Köksal ile belediyede görevli inşaat mühendisleri Mustafa Hakan Büker, Alper Yiğit, Ahmet Özer hakkında "taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma" suçundan dava açtı.

Malatya 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya tutuksuz sanık Alper Yiğit, Hamit Güneş'in yanı sıra depremde yakınlarını kaybedenler ve taraf avukatları katıldı. Tutuksuz sanık Osman Avşar ve yakalama emri bulunan Barbaros Avşar ile Hasan Hüseyin Avşar'ın avukatı Ekrem Karadeniz, şunları kaydetti:

"Mevcut evraklar incelendiğinde görüleceği gibi bina 1999 yılında tadilat yapılarak otele çevrilmiş. Bizim müvekkiller ise binayı 2003 yılında satın almışlar. Osman Avşar’ın imza attığı tek husus çatının kaldırılıp portatif bir çatı yapılmasından ibarettir. Barbaros Avşar ve Osman Avşar’ın bunun dışında binaya herhangi bir müdahalesi olmamıştır. 2003 yılından sonra binayı satın aldıklarından binaya müdahaleleri olmamış ilk yapı sahibi de değillerdir. Sonradan almışlardır. Bu da göstermektedir ki müvekkilimin herhangi bir kusuru söz konusu değildir. Bu nedenle yakalama kararı kaldırılmasını mümkün değilse mahkemece uygun görülecek bir kefalet miktarı belirlenerek yakalama kararının kaldırılmasını talep ediyoruz. Ayrıca tadilat projesinde imzası bulunan Talip Yıldırım hakkından dava açılmış değildir. Bu yönüyle soruşturmanın eksik olduğunu düşünüyoruz. Mahkeme gerek görürse suç duyurusunda bulunulmasını talep ediyoruz."

Tutuksuz sanık Ahmet Özer'in avukatı Ali özer, "Dosyanın belediye işlerinden uzman bir bilirkişi heyetine gönderilmesini talep ediyoruz" dedi.

"Tadilat projesinde düğün salonu yok"

Müşteki Mehmet Erol, beyanında sanıkların tutuklu olarak yargılanmasını talep etti. Müşteki Mehmet Erol'un avukatı Reşat İpekbayrak, "Binada tadilat yapılmış ve 2001’de bu binayı almışlar. İki katı konut olarak inşa edilmiş bununla ilgili belirsizlik var. Tadilat projesinde düğün salonu yok. Bu ne zaman yapılmış. 2020 depreminden sonra güçlendirme yapılmış olsaydı bu sorunlar yaşanmayacaktı. Sonradan yapılan çatı katı, binaya fazladan yük bindirmiştir. Sanıkların tutuklanmasını talep ediyoruz" diye konuştu.

Müşteki Burcu Aslan'ın avukatı Veysel Ertargın da "Tutuklanmalarının yasal koşullar gerçekleşmiş durumdadır. Mahkemeye çıkarılmama ve yakalama kararına bu yönden itiraz ediyoruz. Bir takım ticari hırslar nedeniyle 16 kişinin ölümüne neden olmuşlar. Sunduğumuz fotoğraflardan da görüleceği gibi düğün salonuna çevrilme sebebiyle bazı kolonların yer almadığını görmekteyiz. Bu aşamada sanıkların ayrı ayrı tutuklanmalarını talep ediyoruz" dedi.

Duruşma 6 Kasım'a ertelendi

Mahkeme, sanıkların tutuklanması yönündeki daha önce verdiği kararı aynen koruyarak talepleri reddetti, dosyanın bilirkişiye gönderilmesine ve bilirkişi heyetinde bir hukukçunun da bulunmasına karar verdi. Duruşma 6 Kasım 2025 tarihine ertelendi.

 

Kaynak: ANKA