Haber: Zehra Değirmenci/Sibel Kahraman Kamera: Cemal Berk Aytekin
(BURSA)- CHP’nin yarın Bursa’da düzenleyeceği ‘Millet İradesine Sahip Çıkıyor’ mitingi öncesi yurttaşlar, ekonomik kiriz, gelecek kaygısı ve hukuksuzluklardan dert yandı. ANKA Haber Ajansı’na konuşan bir yurttaş, “Devlet bizi insanlıktan silmiş. Bizim insanlıkla bir alakamız kalmamış devletin yanında. ‘Emekliler ölsün’ diyor" derken; başka bir yurttaş "Türkiye’de şu an devletin milletle alakası yok. Bir hırsızlık peşine düşmüşler. Kim çalmış kim çalmamış, kim kaçırmış kim kaçırmamış… Türkiye’de bütün siyasetçiler bununla uğraşıyor. Vatandaş aç kalmış, susuz kalmış hiç umurlarında değil. Hangisi hırsız, hangisi düzgün bilmiyoruz” dedi.
CHP'nin Bursa'daki ‘Millet İradesine Sahip Çıkıyor’ mitingi öncesi ANKA Haber Ajansı'na değerlendirmelerde bulunan yurttaşlar, ekonomi, gelecek kaygısı ve ülkede yaşanan hukuksuzluklara ilişkin ANKA Haber Ajansı'na değerlendirmelerde bulundu. Emekli Dursun Yulaf, şunları söyledi:
"Emekliyim, geçinemiyorum. Buna bir çözüm bulsunlar artık. 15 lirayla ne yapabiliriz? 5 lira kira veriyoruz, elektrik, su… artık ölmeye razıyız. Ya yaşamak ya ölmek. Buna bir çözüm bulsunlar. Ailem, çocuklarım hep destek oluyor bana, yetmiyor. Ya devlet değişsin ya da köye taşınacağız. Çözüm yok artık. Ben buna razıyım artık. Millet artık perişan. 20 lira para veriyor, vereceği zam 2 buçuk lira. Onunla ne yapacağız. Çoluk çocuk okula gidiyor. Geçinemiyoruz valla, bazen ekmek almaya para bulamıyoruz. Buna bir çözüm bulsunlar.
"Devlet bizi insanlıktan silmiş"
Başka bir emekli vatandaş ise şöyle konuştu:
"Devlet bizi insanlıktan silmiş. Bizim insanlıkla bir alakamız kalmamış devletin yanında. ‘Emekliler ölsün’ diyor. Hepimizi de kesse bir şey istemiyoruz. Allah onlara nasip etsin, onlar yesin biz bir şey istemiyoruz. Yalnız yeni yetişen, yeni evlenecek, asgari ücretle geçinen gençlere Allah rızası için kendi çocuklarıyla karşılaştırsınlar. Onlarınkiler acaba nereden geldi, gökten zembille mi indi? Öbür çocuklar bu ülkenin çocuğu değil mi? Onların çocukları belki askerlik de yapmıyor. Bunlar zavallılar bir de gidip askerlik yapıyor. 20 bin lira bir ev kirası, asgari ücretle geçinenin ne yapması lazım. Onun yanında bir kadın ‘benim kocam var’ diye bekleyebilir mi? Devletin vicdanına sunuyorum. Allah ıslah etsin, merhamet versin. Türkiye’de şu an devletin milletle alakası yok. Bir hırsızlık peşine düşmüşler. Kim çalmış kim çalmamış, kim kaçırmış kim kaçırmamış… Türkiye’de bütün siyasetçiler bununla uğraşıyor. Vatandaş aç kalmış, susuz kalmış hiç umurlarında değil. Hangisi hırsız, hangisi düzgün bilmiyoruz."
CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun tutukluluğu hakkında konuşan Rasim Can şu ifadeleri kullandı:
"Belediyede tuttukları adamların hepsi mi suçlu? Kendisi gökten melaike olarak mı indi? Hiç onların suçu yok mu? Teröristler diye arabada yakalandılar, milletvekili arabasında esrarla yakalandı, başka milletvekili altınla arabada yakalandı soruşturdular mı? Otel yandı, soruşturdular mı? Garibana yıkmaya uğraşıyorlar."
"Asgari ücretle yaşamaya çalışıyorum"
Ülkedeki iç politika ve ekonomiyi değerlendiren Yahya Can şunları söyledi:
"Ülkenin şu an en büyük sıkıntısı bölünmesidir. Müslüman-müslüman olmayan, AKP-CHP bu şekilde ülke daha çok bölünüyor. Önceden sadece sağcı-solcu varken şimdi en az 5-6 yol var ve hepsi birbirine düşman. Görüşlere saygı olması gerekiyor ama yok. Onun haricinde ekonomi kötü. Ekonominin kötü olmasının sebebi de bence insanlar. Mesela gidip ev kiralayacağız, adam çok fiyat istiyor. Kendi insanımız bize daha kötü davranıyor. Benim üvey babam cezaevinde, 3 çocuk var onlara bakıyorum. Asgari ücretle yaşamaya çalışıyorum. Devlet hiçbir şekilde yardımcı olmadı 3 çocuk olmasına rağmen. Bu konularda devlet tamamen haksız. Devletin dış siyaseti iyi ama iç siyasette çok kötüler. Doğru yerde doğru kararı alamıyorlar iç siyaset konusunda."
"Gençler geleceğe çok umutsuzca bakıyor"
Bursalı yurttaş Süleyman Sevinç şu ifadeleri kullandı:
"Ekonomik koşullar oldukça kötü. Arkadaşımız, eşimiz, dostumuz, bizler geçinemez olduk. Gençler özellikle geleceğe çok umutsuzca bakıyorlar. Çok fazla umutları kalmadı. Birçok arkadaşım yurt dışına gitmeye çalışıyor. Hükümetin yaptığı 22 bin 104 lira hiçbir aileye yetecek durumda değil. Benim iki çocuğum var. Elimizden geldiğince ekstra mücadele etmeye çalışıyoruz. Üniversite öğrencileri işsiz durumda. Hükümetin bu politikaları oldukça yanlış. Biz eleştirmek istiyoruz, eleştiriyoruz da sokaklardayız. Özellikle bu son süreçlerde yaşanan sıkıntılar bizleri çok üzüyor. Geleceğe dair umutlarımız kalmadı. Özellikle kendi çocuklarım için çok umutsuzlanıyorum. Biz zaten 22 yıldır bu hükümetle mücadele etmeye çalışıyoruz. Onun içine doğduk diyebiliriz. Şu an hükümet kendine rakip gördüğü herkesi içeri atma telaşına düşmüş durumda. Selahattin Demirtaş’la başlayan süreç Ümit Özdağ ile devam etti. Sonra da Ekrem İmamoğlu’nu içeri aldılar. Bu da olmaz dedik ama oldu. Tutuklamalar tamamen hukuksuz. Şu an iddianame bile hazırlanmamış durumda. Bizler sesimizi bütün meydanlarda duyurmaya çalışıyoruz özellikle gençler olarak. Çünkü özellikle 19 Mart darbe süreci diye tabir ettiğimiz sivil darbe girişimini öncüleri gençler oldu. Biz gençler olmasak halk her şeyden yorulmuş vaziyette. Ekmekten sudan daha önemli bir şey var o da hak, hukuk, adalet mücadelesi. Özgür Özel’in yarın Bursa'da gerçekleştireceği mitinge ailecek geleceğiz. Beklediğimiz de bir miting açıkçası. Burada hep beraber hak, hukuk, adalet diye haykırmaya devam edeceğiz. Gençler olarak en önde yürümeye devam edeceğiz. İktidarın gitmesi çok yakın. Her şey artık çıkmaza girdi. Bu çıkmazın sonunda mücadeleyi sürdürenler kazanacaktır. Artık kendim için değil çocuklarım için umut ediyorum."
"Kadınlar ‘bugün ne pişireceğim’ diye çok sıkıntı yaşıyor"
Türkiye’de birçok yurttaşın geçim sıkıntısı yaşadığını belirten Eylem Koç, “Emekliyim ve şu an geçinemiyoruz gerçekten. Türkiye’de açlık, yoksulluk diz boyu. Bütün vatandaşlarımızda olduğu gibi biz de aynı sıkıntıları yaşıyoruz. Evim şu an kira değil ama asgari ücret alıp evi kira olan çok fazla vatandaş var. İnsanlarımız açlık ve yoksulluk sınırının altında yaşıyor. Haksızlık, hukuksuzluk diz boyu. Yetkililerin bizi duymalarını istiyorum. Vatandaş çok zor durumda. Tencere kaynıyor gibi ama kaynamayan çok ev var. Özellikle kadınlar ‘bugün ne pişireceğim’ diye çok sıkıntı yaşıyor” dedi.
İmamoğlu’nun tutukluluğu hakkında konuşan Koç, "Adalet, hukuk diyoruz ama bunlar gerçekten yok. Ellerinde hiçbir delil olmadan Cumhurbaşkanı adayının içeride tutulması hukuksuzluktur. Ülkede adalet kalmadı. Yarın miting için burada olacağım. Etrafımda birçok insan da katılacağını söylüyor. Özgür başkanın hak, hukuk, adalet söylemine vatandaşlar gerçekten inanıyor. Mitinge inanarak geleceklerine eminim.” ifadelerini kullandı.