Haber: Mehmet OFLAZ- Fatoş SUNAR
(ANTALYA) - Partisinin Antalya'da düzenlediği "Millet İradesine Sahip Çıkıyor" mitinginde konuşan CHP Genel Başkanı Özgür Özel, "İşte şimdi Ekrem Başkan da şu an alacakaranlıkta 74 gündür bir zindanda tutuluyor. Ama biliyorsunuz ki her karanlığın bir aydınlığı, her derdin tasanın bir ferahlığı, her kötü günün güzel bir yarını vardır. Ekrem Başkan bizim çoban yıldızımızdır. Günü geldiğinde öyle bir parlayacak ki zalimlere karşı o zalimler neye uğradıklarını şaşıracaklar" dedi.
CHP'nin Silivri'de tutuklu bulunan Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu'na özgürlük ve erken seçim talebiyle her hafta Turkiyenin başka bir ilinde düzenlediği "Millet İradesine Sahip Çıkıyor" mitiglerinin bu haftaki adresi Antalya oldu. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, mitingte yaptığı kornuşmaya, vatandaşları selamlayarak başladıb
''Bugün buraya zalimin zulmünden size sığınmaya, Antalya’nın vicdanında yeniden doğmaya, buraya kendimizi millete emanet etmeye geldik. Size geldik. Siz bize geldiniz. Hoş geldiniz'' diyen Özel'in,konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
''Ekrem Başkan bizim çoban yıldızımıdır''
"Antalya’ya geleceğimi duyduğunda böyle alnı derin derin çizgili bir yörük dedem çevirdi beni ve ‘Silivri’ye vardığında Ekrem evladıma ‘Hiçbir zalim, çoban yıldızını söndüremez. Toroslar gibi dik dursun Ekrem’ dedi. Yörük dedeme ‘Bu dediğini gönlüme aldım, akıma kazdım. Müsaden olursa bunu Antalya’dan Ekrem Başkanıma ulaştırayım. İşte buradan sizin huzurunuzda bu sözleri Ekrem Başkana yolluyoruz. Çoban yıldızı çok parlaktır ama alacakaranlıkta görünmez olur. Ne zaman ki güneşin doğuşu yakındır, o zaman gösterir kendini. İşte şimdi Ekrem Başkan da şu an alacakaranlıkta 74 gündür bir zindanda tutuluyor. Ama biliyorsunuz ki her karanlığın bir aydınlığı, her derdin tasanın bir ferahlığı, her kötü günün güzel bir yarını vardır. Ekrem Başkan bizim çoban yıldızımıdır. Günü geldiğinde öyle bir parlayacak ki zalimlere karşı o zalimler neye uğradıklarını şaşıracaklar. Selam olsun Silivri’ye, selam olsun Ekrem Başkana, selam olsun bu milletin çalışkan, dürüst, tertemiz evladına.
Bugün Kepez Meydanı’ndayız. Ekrem Başkan, Kepez Meydanı’nı görüyor. Peki Erdoğan sen görüyor musun? Sen dalga dalga operasyonlarla milleti korkutacağını sandın. Sen rakiplerini hapse atarak kazanabileceğini sandın. Sen tehdit ettikçe bu meydanlar doldu doluyor. Sen üzerimize yürüdükçe ayaklarımıza yeni ayaklar, omuzlarımıza yeni omuzlar, ağızlarımıza yeni ağızlar ekleniyor. Çünkü bu millet asırlık kazanımlarına sahip çıkıyor. Emanetine sahip çıkıyor. Emanetini, demokrasiyi, sandığı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ten aldı. O emaneti sana kaptırmadı, kaptırmayacak.
"Artık arkasında milletin desteği olmayan bir iktidar var"
Sen sokaklardan, meydanlardan korkarsın. Gel bak bu meydanda korkan kimse var mı? Bu meydanı dolduran ne benim ne CHP. Bu milletin iradesine darbe yapan cuntacının başı ben değilim sensin. Bu millet sizin zulmünüze karşı ayaktadır. Bu meydanı dolduran senin zulmüne karşı ayağa kalkan Antalya’dır, Türkiye’dir.
Ey Erdoğan ben milletim. Milli iradeyim. Adayımı yanımda, sandığı önümde istiyorum. Adayımı bırak, sandığımı getir. Adayımı sandıkta yarıştıracağım. Cesaretin varsa karşımıza çıkacaksın. Ama şunu bil ki zulmünün sonuna, devrini sonuna geliyorsun. Millet kararını verdi. Ekrem İmamoğlu geliyor, bir devir bitiyor yeni bir devir başlıyor.
Artık arkasında milletin desteği olmayan bir iktidar var. Olsaydı darbeye kalkışmaz, sandıktan korkmaz, artık milletin, devletin de itimat etmediği bir iktidar olduğunu itiraf etmezdi. Olsaydı üç savcının, üç gizli tanığın ayarlanmış 3 hakimin arkasına sığınmazdı. Artık milletin güvenmediği tükenmiş, yaşlanmış bir iktidar var. Herkes bilsin ki bunlar bir avuçtur. Bir avuç insan bugün güzelim ülkeye ihanet etmektedir. Onlar bir avuç insansa biz milyonlarız. Onlar azlar biz çoğuz. Onlar koca koltuklarında küçülürken siz milletimiz meydan meydan büyüyorsunuz.
"Biz birileri gibi salon siyasetçisi değil, milletin siyasetçisiyiz"
Bugün hiç şüphe yok ki burası da bir meclistir. Demokrasilerde millet vekaletini verdikten sonra öyle bir köşede oturmaz. Kendisiyle ilgili her konuda çıkar konuşur gerekirse meydana çıkar. Kendisiyle ilgili her konuda sözün ve kararın sahibi millettir. Eğer bir iktidar aldığı bu yetkiyi kötüye kullanırsa, milleti karınca gibi ezmeye çalışırsa işte o zaman her sokak, her meydan, her fabrika birer meclistir. Bugün Kepez Meydanı da bir meclistir. Hem de milletin gerçek meclisidir. Biz birileri gibi salon siyasetçisi değil milletin siyasetçisiyiz. Biz birileri gibi salonlara doldurduğumuz atanmışlara kendimizi alkışlattırıp sokaktan, pazardan, meydandan kaçmayız. CHP sokaktadır, meydandadır. Milletiyle omuz omuza, milletiyle birlikte iktidara yürümektedir.
Burada Akdeniz Üniversitesi’nden mezun olmuş gençler var. Onlar büyük bir heyecanla bekliyorlar. Birazdan bu meydan onlara Türkiye tarihinin görülmemiş bir mezuniyet törenini yapacak. Ekrem Başkan 6 yıllık görev süresinde hiç olmadığı kadar müfettiş, denetim, teftiş gördü. Sayıştay denetimlerinin hepsinden teker teker geçtik. Her şeyi didik didik ettiler ama hiçbir şey bulamadılar. Ne zaman ki cumhurbaşkanlığına adaylığını açıkladılar işte o zaman cuntayı kurdular, darbe planlarını öne çektiler. Önce diplomasını iptal ettiler. 74 gün geçti halen daha hiç bir iddialarını ispat edemediler."
(Sürecek)