Haber: İleyda ÖZMEN / Kamera: Gurbetelli YALÇIN

(ANKARA) -  CHP Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek, "İklim Kanunu Toplantısı"nda yaptığı konuşmada, "CHP'yle, meslek örgütlerinin, sivil toplum örgütlerinin çevreyle ilgili dayanışma gösteren meslek kuruluşlarının doğa ve çevre konusunda yapacakları iş birliğini çok değerli buluyorum. Bu konuyla ilgili her türlü birlikteliğin önümüzdeki süreçte çok daha geliştirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Meslek odalarının, çevre örgütlerinin, sivil toplum kuruluşlarının demokratik kitle örgütleriyle birlikte Türkiye'nin birinci partisi olarak iş birliğimizi arttırmaya devam edeceğiz" dedi.

CHP Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gökan Zeybek ve CHP Çevre ve İklim Değişikliklerinden Sorumlu PM Üyesi Baran Bozoğlu, CHP genel merkezinde, sivil toplum kuruluşlarının ve meslek odalarının temsilcilerinin katılımıyla düzenlenen İklim Kanunu Toplantısı'na başkanlık etti. Zeybek, toplantıda yaptığı konuşmada, çevreyle ilgili oluşturulacak politikaların önemli olduğunu vurgulayarak, şunları söyledi:

"CHP olarak özellikle son dönemde uygulanan yanlış ekonomik politikalar ve yarattığı derin tahribatın giderilmesi konusunda yeniden seçim dönemlerinde rafa kaldırılan, sonrasında da ortaya çıkan kimi rant projeleriyle birlikte doğaya, çevreye, yaşam alanlarımıza, su havzalarımıza, tarım topraklarımıza, ormanlarımıza karşı topyekun bir saldırının başladığı bir dönemin içinden geçiyoruz. Burada ekonomik anlamda mali yeterlilik anlamında yetkileri daraltılmış gelir kalemleri tümüyle ortadan kaldırılmış TMMOB'a bağlı meslek odalarının hangi sıkıntılar içinden geçtiğini de çok net biliyorum. Mesleki denetimlerden, proje denetimlerinden, üyelerden almış oldukları gelirlerin neredeyse yüzde 90-85 oranında azalmasıyla birlikte özellikle mahkemeler sürecindeki yürüttükleri hukuki dayanışmalarında çok ciddi bir sıkıntı yaşadıklarının farkındayım. Ama bu içinden geçtiğimiz dönem belki de Adalet ve Kalkınma Partisi'nin 22-23 yıllık iktidarı döneminde ilk kez yargıyı da arkasına alarak, yargıya adeta bir yön vererek istemediği kararları alan tüm yargıçların görev yerlerini değiştirip onların yerlerini değiştirmeye cesaret edecek ve bunu da gayet açık bir biçimiyle, fütursuzca yaptığı bir dönemin içinden geçiyoruz.

O nedenle CHP'yle, meslek örgütlerinin, sivil toplum örgütlerinin çevreyle ilgili dayanışma gösteren meslek kuruluşlarının doğa ve çevre konusunda yapacakları iş birliğini çok değerli buluyorum. Bu konuyla ilgili her türlü birlikteliğin önümüzdeki süreçte çok daha geliştirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Yine CHP'nin Türkiye'de bin 393 belediyeden 412'sinde iktidar olduğunu, bu belediyelerin de almış olduğu kimi kararların bu imar planları olabilir, uygulama kararları olabilir, tarım alanından imara açılması, havzaların imara açılması gibi pek çok konu başlığıyla ilgili de önümüzdeki dönemin bir iş birliği dönemi olmasının çok önemli olduğunu bir kez daha belirtmek istiyorum. Olabildiğince daha az hata yapıp daha doğruların etrafında bir araya gelmenin çok değerli olduğuna inanıyorum. Her birinizin vermiş olduğu mücadeleye hem saygı duyuyorum aynı zamanda bugünkü iktidar karşısında bu mücadelenin bazı insani yaşam koşulları açısından da sıkıntılar doğurduğunu kimi zaman davalarla muhatap olunduğunu, kimi zaman bu konularla ilgili haksız bir biçimde gözaltına alınmalara kadar işin gittiğini biliyorum. Ama meslek odaları, çevre örgütleri, sivil toplum kuruluşları, demokratik kitle örgütleriyle birlikte Türkiye'nin birinci partisi olarak iş birliğimizi arttırmaya devam edeceğiz."

Baran Bozoğlu: "İklim Kanunu çok önemli bir gündem"

PM Üyesi Baran Bozoğlu da sivil toplum kuruluşları ve meslek odalarının temsilcileriyle çok önemli bir gündem konusu olan "iklim kanunu"nu görüşmek üzere bir araya geldiklerini söyledi. TBMM'ye şubat ayında İklim Kanunu teklifi sunulduğunu anımsatan Bozoğlu, "Gerçekten katılımcı bir yaklaşımla kanun teklifi hazırlanmadığını tespit ettiklerini" anlattı. Komisyonda bir iki maddede ufak değişiklikler yapılsa da konunun sağlıklı bir şekilde ele alınmadığını vurgulayan Bozoğlu, şöyle devam etti:

"Sivil toplum kuruluşlarının vermiş olduğu tepkiler ve öneriler nedeniyle ardından da tabii ki CHP'nin de grupta yaptığı çalışmaların sonrasında kanun teklifinin  geri çekildiği hükümet tarafından ifade edildi. CHP'nin de tepkilerinden sonra grup başkanvekillerimizin de yaptığı görüşmelerden sonra bu kanun teklifinin geri çekildiğini hep beraber gördük. Tabii şu anda biliyorsunuz kanun teklifinin komisyona çekildiği yönünde bir ifade vardı. Ancak usul yönünden hala bu teklifin Meclis Genel Kurulu'nda olduğunu biliyoruz. Dolayısıyla kanun teklifi ifade edildiği gibi şu an komisyonlarda değil. Komisyona çekilmesi için yapılması gereken süreç tamamlanmış değil. Dolayısıyla her an tekrar Meclis gündemine gelme durumu var.

Bu kanun teklifinde birtakım tespitlerimiz var. Bu kanun teklifinin içerisinde özellikle adil geçiş dediğimiz emekçilerin ve bu alanda çalışan insanların, aynı zamanda iklim krizinden etkilenen yoksulların, emekçilerin göz ardı edildiğini ve bu manada somut adımların kanun teklifinin içerisinde yer almadığını görmüştük. İçerisinde bir emisyon ticaret sisteminin kurulduğunu, ancak bu emisyon ticaret sisteminin bile şeffaf kriterler üzerinden tanımlanmadığını tespit etmiştik. Bunun yanında dünyadaki örneklere baktığımızda bilimsel kurulların içerisi üzerinden, çalışmaları üzerinden yapılanması gereken sürecin bu kurumlar üzerinden gerçekleştirilmediğini gördük. Dolayısıyla bu bir iklim kanunu değil, daha çok bizim açımızdan bir emisyon ticaret sisteminin kurulmasını anlatan bir tarifleyen bir kanun teklifi olarak karşımıza çıktı. Bizim tabii ki buradaki temel derdimiz konuyu gerçekten ele alan, emek veren, sahada birçok problemde yan yana durduğumuz gerçekten yaşamı savunan sivil toplum kuruluşlarıyla, kişi ve kurumlarla beraber doğru bir kanun çalışmasının yapılmasını sağlamak olduğunu düşünüyoruz. Bunun bir fırsat olduğunu şu anda görüyoruz. Bu ilk toplantımız. Bu toplantıyı yapma fırsatı bile vermemişlerdi. Ne Meclis'te ne diğer siyasi partilerin bu çalışmayı yapmasını fırsat vermemişti iktidar. Ama şu anda biz bu toplantıyı gerçekleştirdik. Bundan sonraki yapacağımız başka sivil toplum kuruluşlarıyla kişi ve sendikalarla da konuyu daha bütünlükle alacağız ve Meclis'te daha doğru bir sürecin yürütülmesi için emek vereceğiz, çaba harcayacağız."

Kaynak: ANKA