(ANKARA) - Gülten Dayıoğlu Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Vakfı, 2024 yılı İlk Gençlik Romanı Ödülü’nü bu yıl “Buradayım” adlı eseriyle Filiz Gündoğan’a verdi.
Edebiyatçı Gülten Dayıoğlu tarafından 2007 yılında kurulan Gülten Dayıoğlu Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Vakfı; Türkçeyi doğru, yalın ve etkili kullanan yeni yazarları desteklemek, çocuk ve gençlik edebiyatına nitelikli eserler kazandırmak amacıyla her yıl geleneksel bir edebiyat yarışması düzenliyor. Bu yıl “İlk Gençlik Romanı” kategorisinde ödüle başvuran elliye yakın eser değerlendirildi.
Tören, Kıbrıs Atatürk Öğretmen Akademisi ev sahipliğinde, edebiyat ve eğitim dünyasının seçkin isimlerinin katılımıyla düzenlendi. Törene, ülkenin Milli Eğitim Bakanlığı temsilcileri, Dayıoğlu ailesi, akademi yöneticileri, sanatseverler yoğun ilgi gösterdi.
Yarışmanın Ön Seçici Kurulunda Hülya Şat ve Ayşegül Uçan görev alırken, Seçici Kurul ise edebiyat dünyasının duayen isimlerinden Prof. Dr. Selahattin Dilidüzgün, Zekeriya Kaya, Ömür Kurt, Doç. Dr. Özgül İnce Samur ve Prof. Dr. Sedat Sever’den oluştu.
Filiz Gündoğan’ın ödül alan eseri “Buradayım”, Altın Kitaplar etiketiyle yayımlanarak genç okurlarla buluşacak; gençlik edebiyatında kalıcı bir yer edinmeye aday olacak.
Cumhurbaşkanlığı nezdinde onurlandırılan bir sanat yolculuğu
Törenin hemen ardından, Gülten Dayıoğlu, oğlu Murat Dayıoğlu, gelini Zeynep Dayıoğlu ve torunları, Kıbrıs Cumhurbaşkanı tarafından Cumhurbaşkanlığı makamında özel olarak ağırlandı. Cumhurbaşkanı, Gülten Dayıoğlu’nun çocuk ve gençlik edebiyatına kazandırdığı eserler ve eşsiz katkılardan dolayı kendisine teşekkür ederek, sanat hayatının örnek niteliğine ve vakıf çatısı altında yürüttüğü çalışmaların evrensel değerine dikkat çekti.
Aynı akşam, Gülten Dayıoğlu Çocuk ve Gençlik Edebiyatı Vakfı tarafından düzenlenen, edebiyat ve sanat çevrelerini bir araya getiren özel gala yemeğine Cumhurbaşkanı ve heyeti onur konuğu olarak katıldı. Grand Sapphire Hotel’deki bu gecede, Gülten Dayıoğlu’nun 63. sanat yılı ve 90. doğum günü kutlandı. Gecede, çocuk ve gençlik edebiyatına adanmış bir ömrün toplum üzerindeki etkisi vurgulanırken, sanatın ve dilin birleştirici gücü üzerine derin paylaşımlar yapıldı.
