(ANKARA) – Emek Partisi Genel Başkanı Seyit Aslan, 19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı dolayısıyla yayımladığı mesajda, “Akademi piyasalaştırılmış, bilim suskunlaştırılmış, gençliğin sesi bastırılmak istenmiştir. Saray rejimi, gençliğe yalnızca itaat etmeyi ve sessiz kalmayı dayatıyor. Biz bu dayatmayı kabul etmiyoruz. Gençlik geleceğini kazanmaya kararlı" ifadelerini kullandı.
Seyit Aslan, yayımladığı mesajda, “Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a çıkarak Kurtuluş Savaşı’nı başlattığı gün kabul edilen ve Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı olarak kutlanan 19 Mayıs 1919’un üzerinden 106 yıl geçmişken, gençliğin önüne konulan ‘geleceğin’ yine sermayenin ve iktidarın çıkarlarına kurban edilmeye çalışıldığını" ibelirtti.
“Gençlik tarih sahnesine her daim özgürlük ve bağımsızlık iradesiyle çıktı. Tıpkı, hukuksuzluklara, irade gaspına, geleceksiz bırakılmalarına karşı barikatları ilk yıkan İstanbul Üniversitesi öğrencileri ve ardından sokaklarda kampüslerde direnen tüm Türkiye üniversite, lise gençliği gibi. Gençlik, bugün iradesini yeniden örgütlenmek için mücadeleyi büyütüyor” ifadesini kullanan Aslan, Mesleki Eğitim Merkezleri (MESEM) uygulamalarıyla çocuk yaştakilerin üretim alanlarına sürüldüğünü kaydetti.
“Bugünün gençliği, MESEM eliyle çocuk yaşta üretim alanlarına sürülüyor, iş cinayetlerine kurban ediliyor. ‘Eğitim’ adı altında patronlara ucuz işgücü olarak pazarlanan binlerce çocuk, kayıt dışı sömürünün ve denetimsizliğin pençesinde yaşamını yitiriyor” diyen Aslan, üniversite öğrencilerinin de barınma krizi, KYK borçları ve işsizlikle karşı karşıya olduğunu vurguladı.
Aslan, şöyle devam etti:
“Akademi piyasalaştırılmış, bilim suskunlaştırılmış, gençliğin sesi bastırılmak istenmiştir. Saray rejimi, gençliğe yalnızca itaat etmeyi ve sessiz kalmayı dayatıyor. Biz bu dayatmayı kabul etmiyoruz. Gençlik geleceğini kazanmaya kararlı. Bugün, gençlik iş cinayetlerine karşı insanca çalışma koşulları, parasız, bilimsel ve ana dilinde eğitim hakkı, barınma, beslenme ve ulaşım gibi temel ihtiyaçlarının kamusal güvence altına alınması, siyasete, üniversiteye ve yaşama katılım hakkı için örgütlü mücadelesini büyütmektedir.
19 Mayıs, gençliğin bağımsız bir gelecek kurma iradesidir. Bu irade, sarayların değil sokakların, gençliğin değil patronların korkusudur. Bugün Filistin’de, iş yerlerinde, üniversitelerde, sokaklarda direnen gençlik, 19 Mayıs ruhunun gerçek mirasçısıdır. Yaşasın gençliğin örgütlü ve antiemperyalist mücadelesi. Yaşasın bağımsız, eşit ve özgür bir gelecek için direnen gençlik.''
