Bugün, milletimizin bağımsızlık mücadelesinin taçlandığı, özgürlük, eşitlik ve millet iradesinin vücut bulduğu en büyük bayramımızı kutluyoruz.
29 Ekim Cumhuriyet Bayramı, yalnızca bir tarih değil; bir ulusun küllerinden yeniden doğuşunun, çağdaş bir devletin temelinin ve sonsuz bir inancın simgesidir.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının önderliğinde, imkânsızlıklar içinde kazanılan bu büyük zafer; bir milletin kaderini değiştirmiş, “Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir” sözüyle tüm dünyaya ilham olmuştur.
Bugün bizler, o büyük mirasın torunları olarak, Cumhuriyet’in değerlerini korumak ve onu daha ileriye taşımakla sorumluyuz.
Cumhuriyet; kadının, gencin, sanatın, bilimin ve düşüncenin özgürce var olabildiği bir yaşam biçimidir.
Atatürk’ün “En büyük eserim” dediği bu kutsal emaneti yaşatmak, her Türk evladının en onurlu görevidir.
Bu vesileyle başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, tüm silah arkadaşlarını, aziz şehitlerimizi ve gazilerimizi rahmet, minnet ve saygıyla anıyor;
Cumhuriyetimizin 102. yılını yürekten kutluyorum.
Milletimizin birlik ve beraberlik içinde nice yüzyıllar boyunca Cumhuriyet ışığında yürümesi dileğiyle…
Yaşasın Cumhuriyet, Yaşasın Türkiye!



