TİP tarafından yapılan açıklamada, nöroçeşitliliğin yalnızca farkındalık yaratma meselesi olmadığına dikkat çekilerek şu ifadelere yer verildi:

"Nöroçeşitlilik Haftası, yalnızca farkındalık yaratmak için değil sermayenin 'normallik' dayatmalarına, sağlamcı politikalarına ve piyasa odaklı sömürü mekanizmalarına karşı mücadelemizi güçlendirmek için de önemli bir vesiledir. Nöroçeşitlilik kavramı, Otizm Spektrum Bozukluğu, Down Sendromu, Dikkat Eksikliği-Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB), Disleksi gibi çeşitli ruhsal-kişilik tanımlamalarını içerir. Sermaye düzeni ise belirli bir zihinsel ve fiziksel kapasiteyi norm kabul ederek, bu standardın dışındaki bireyleri dışlamakta ya da uyum sağlamaya zorlamaktadır."

"NÖROÇEŞİTLİ BİREYLER ÇALIŞMA HAKKINDAN DIŞLANIYOR"

TİP, sermaye düzeninin insanları üretim süreçlerine katılabilirlikleri üzerinden değerlendirdiğini, nöroçeşitli bireylerin ise bu sistem içinde dışlandığını belirtti. Açıklamada, iş yaşamında yaşanan ayrımcılığa da vurgu yapılarak şu ifadelere yer verildi:

"Nöroçeşitli bireyler, çalışma hakkından fiili olarak dışlanmakta, işsiz kaldıklarında da 'topluma yük' olarak damgalanmaktadır. İstihdam edildiklerinde ise güvencesiz ve düşük ücretli işlere mahkûm edilmektedirler. Kapitalizmin 'herkesin kendi emeğiyle var olabileceği' iddiası, nöroçeşitli bireyler için ancak sermaye sınıfının çıkarlarına hizmet ettikleri ölçüde geçerlidir."

Açıklamada, büyük şirketlerin "çeşitlilik ve kapsayıcılık" politikalarının büyük ölçüde yüzeysel olduğu, nöroçeşitliliğin sermaye tarafından bir pazarlama unsuru olarak kullanıldığı da vurgulandı.

"NÖROÇEŞİTLİ BİREYLERİN EĞİTİM VE SAĞLIK HAKLARI KISITLANIYOR"

Eğitim sistemindeki eksiklikler ve sağlık alanındaki yanlış yaklaşımlara da dikkat çeken TİP, nöroçeşitli bireylerin toplumsal hayata tam katılımının engellendiğini belirtti. Açıklamada, kadın nöroçeşitli bireylerin hem cinsiyetçi hem de nöroçeşitli birey olmanın getirdiği dışlanmayla karşı karşıya kaldığı ifade edilerek şu ifadelere yer verildi:

"Kadınlar, hem patriarkal baskılar hem de nöroçeşitli olmanın getirdiği toplumsal dışlanma nedeniyle çift yönlü bir tahakküm altına alınmaktadır. Erkek odaklı teşhis süreçleri nedeniyle kadınlar çoğu zaman otizm, DEHB gibi nöroçeşitli durumlarla ilgili yanlış ya da eksik teşhis almakta, bu da sağlık hizmetlerine erişimi zorlaştırmaktadır."

"AYRIMCILIĞA VE SÖMÜRÜYE KARŞI MÜCADELEYİ BÜYÜTME ÇAĞRISI"

Açıklamada, nöroçeşitliliğin eksiklik olarak görülmemesi gerektiği vurgulanarak, herkes için adil, eşit ve erişilebilir bir yaşam için ortak mücadele çağrısı yapıldı. TİP’in açıklaması şu sözlerle sona erdi:

"Kapitalizmin üretim zorlamalarına, sağlamcılığın görünmez kıldığı eşitsizliklere, nöroçeşitlilere yönelik ayrımcılığa ve bireyselcilik söylemiyle üzeri örtülen kolektif adaletsizliklere karşı örgütlenme haftasıdır. Sömürüye, ayrımcılığa, sağlamcılığa ve normalliğin dayatmalarına karşı hep birlikte mücadele edelim! Nöroçeşitlilik bir eksiklik değil, bir mücadele alanıdır! Engelleri yıka yıka kazanılacak koca bir dünya var!"

Kaynak: ANKA