(İZMİR) – Buca Belediyesi’nin 19-25 Mayıs tarihleri arasında Hasanağa Parkı’nda düzenlediği 1. Buca Kitap Günleri kapsamında, Selda Kartal’ın derlediği “Küllerinden Doğan Kadınlar” kitabı için imza etkinliği düzenlendi. 23 kadının kaleme aldığı yaşam öykülerinden oluşan kitapta yer alan yazarlar, okurlarıyla buluşarak kitaplarını imzaladı.

Etkinlikte yer alan yazarlar, hem kitabın anlamını hem de kadın mücadelesine dair görüşlerini ANKA Haber Ajansı’na anlattı.

Tarihçi Pelin Batu, kadınların birlik olamadığı bir düzende sürekli hedef gösterildiğine dikkati çekerek şu ifadeleri kullandı:

“Bu kadar kıymetli kadınlarla beraber olmak benim için çok büyük bir şeref. Maalesef ülkemizde birlik olamama gibi makyavelist bir durum söz konusu. Yani böl ve yönet mantığından, bölüne bölüne amipe döndük ve birlik olamadığımız için de ya kurban oluyoruz ya her gün farklı şekillerde öldürülüyoruz. Dolayısıyla ben hep özellikle kadınların olduğu yerlerde birlikte olmak, birlikten bir güç doğurmanın çok önemli olduğunu düşünüyorum. O yüzden de bu ikinci kitap bu grupla birlikte yer aldığım. Çünkü şunu fark ediyorum. Ancak değişimi hem özelimizde birey olarak kendimiz yaparsak sonra da beraber, birlikte mücadele edersek dünyayı değiştireceğiz.”

“Küllerinden doğan tüm kadınlara ilham"

Kitabın yazarlarından Mısra Öz ise kadınların maruz kaldığı baskıların altını çizerek şunları söyledi:

“Bu ülkede biliyorsunuz kadınlar en çok susturulmaya çalışan en çok üzerine gidilen kişiler. Bu kitapta küllerinden doğan kadınların hikayeleri var. Tüm zorluklara karşı, tüm mücadelesiyle birlikte hiçbir şeye yenilmeyip ayakta kalan, kendi küllerinden yeniden doğan, parçalarını iyileştirip yeniden bir araya getiren ki ben de bu kitapta bu öyküyle var oldum. Bir Japon felsefesiyle anlattım kendi hikayemi. O nedenle bu kırk kadının içinde olmak, küllerinden doğan kadınların arasında olmak çok çok kıymetli. Ben şuna inanıyorum ki birçok kadına güç verecek, mücadeleye inanç verecek. Bununla birlikte de dayanışmaya daha da anlam ve önem katacak. O yüzden bugün burada olmak, bu kitapta var olmak çok önemli, çok kıymetli. Emeği geçen tüm yazarlara, küllerinden doğan tüm kadınlara ilham olması dileğiyle.”

“Kadınlar eliyle gelecek bu ülkeye özgürlük”

Kitabın yazarlarından Meryem Göktepe de kadın mücadelesinin tarihsel ve toplumsal önemine dikkati çekerek şöyle konuştu:

“Bu kitapta küllerinden doğan kadın öyküleri var. Benim mücadele alanımda, benim mücadele tarihimde kadınların yeri, kadın mücadelesinin yeri gerçekten apayrı bir yer tutuyor. Çünkü onların hem emek mücadelesinde, hem adalet mücadelesinde, hem eşitlik ve özgürlük mücadelesindeki var olma çabaları kıymetli ve değerli. Bu kitapta da öyle kadınlarla tanışmış olmaktan mutluyum. Selda’ya çok teşekkür ediyorum. İyi ki böyle bir kitapta buluşturdu bizi. Birbirinden değerli, birbirinden kıymetli kadınlarla. Ayrıca Buca Belediyesi’nin de bu birinci kitap fuarını destekliyor ve kutluyorum.”

Göktepe, kitabın verdiği mesaja dair ise şu değerlendirmeyi yaptı:

“Küllerinden doğan kadınlar elbette şu sözü hatırlatıyor aslında. Hani mücadele edenler hep kazanamaz. Ama kazananlar mücadele edenlerdir. Yani bu ülkeye adalet, demokrasi, barış, özgürlük gelecekse kadınlar eliyle gelecek.”

“Her öykü, hayata tutunmanın farklı bir biçimi”

Kitabın yazarları arasında yer alan ANKA Haber Ajansı Ege Bölge Temsilcisi Gizem Çetinkol da kitapta 23 kadının ortak sesle bir araya geldiğini ifade ederek şunları söyledi:

“Bu kitapta 23 yazar birleşerek bu kitabı bir araya getirdi. Aslında Türkiye’nin haline biraz da dikkat çekilmek istendi. Türkiye’deki kadınların gerek iş hayatında, gerek özel hayatlarında yaşadıkları zorluklar öykülere dönüştürülerek yer verildi. Çok da güzel bir kitap oldu. Küllerinden yeniden doğan adı gibi 23 güçlü kadın diyebiliriz aslında. Çok keyifli aynı zamanda öğretisi olan bir kitap.”

“Kırıldığımız yerden yeşerdik”

Kitabın yazarlarından Serap Varol ise her kadının hayata tutunuşunun ardında bir kırılma noktası olduğunu vurgulayarak şöyle konuştu:

“Böyle bir çalışma içerisinde olmaktan, bu kadar güzel kadınla bir arada aynı projede olmaktan öncelikle gurur duyuyorum. Ama hepimizin küllerinden doğduğu bir hikayemiz var. Hepimiz farklı yerlerden kırıldık bu hayatta. Ve kırıldığımız yerden tekrar yeşerdik. Bunu da çok güzel anlattığımızı düşünüyorum.”

Kaynak: ANKA