Haber: Zuhal ÇİLOĞLAN

(İSTANBUL) - "Kent Uzlaşısı" adı altında PKK/KCK'nın yönetiminde belediyelere örgüt mensuplarının yerleştirildiği iddiasıyla tutuklanan, Kartal ve Ataşehir belediye başkan yardımcılarının da aralarında bulunduğu tutuklu 10 sanığın yargılanmalarına başlandı.

İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, tutuklu sanıklar Kartal Belediye Başkan Yardımcısı Cemalettin Yüksel, Ataşehir Belediye Başkan Yardımcısı Livan Gür ile Üsküdar Belediye Meclis Üyesi Bülent Kaygun, Sancaktepe Belediye Meclis Üyesi Elif Gül, Fatih Belediye Meclis Üyesi Güzin Alpaslan, Tuzla Belediye Meclis Üyesi Hasan Özdemir, Adalar Belediye Meclis Üyesi Nesimi Aydın, Şişli Belediye Meclis Üyesi Sinan Gökçe, Beyoğlu Belediye Meclis Üyesi Turabi Şen, Beyoğlu Belediye Başkan Danışmanı İkbal Polat ve avukatları hazır bulundu.

Duruşma salonuna, her sanığın üç avukatı ve iki yakını alındı. Basın ve diğer izleyiciler ise duruşmanın görüldüğü salonunun karşısında bulunan diğer mahkeme salonundan SEGBİS aracılığıyla duruşmayı takip etti.

Sanıkların, "silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapis istemiyle yargılandığı davanın ilk duruşmasında, sanıkların savunmaları alındı. 

Şişli Belediye Meclis Üyesi Sinan Gökçe savunmasında, "Sanatçı ve eğitimciyim. Ömrüm boyunca yaşadığım coğrafyayı ve halkı çok sevdim. Yoksul, emekçi halkımızın çocuklarına ücretsiz eğitimler vererek topluma değer katan sanatçılar yetiştirmek için çabalıyorum. Böyle bir suçlamayı doğru bulmuyor ve kabul etmiyorum. Diyarbakır’da bir dernek uyuşturucuya karşı bir hareket başlattılar. Ellerinde enstrüman yok biz de enstrüman bulmaya çalıştık. Konuyla alakalı yerel basına röportaj verdim. Orada 'Kürdistan' dedim diye buradayım" dedi.

Halkların Demokratik Kongresi'nin (HDK) illegal bir yapı gibi gösterilmeye çalışıldığını, ancak HDK'nın, Dernekler Kanunu'na uygun, yasal bir platform olduğunu savunan Gökçe, "Umut ediyoruz ki bu süreç bitecek. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Sırrı Süreyya Önder’i anarak da konuşmamı bitiyorum" diye konuştu.

"Kurmaca bir iddianame ve zorlama ilişkiler ağı var"

Fatih Belediye Meclis Üyesi Güzin Alpaslan, savunmasında, HDK’ya dolaylı olarak üye olmak ve Kent Uzlaşısı içinde direktifte bulunmakla suçlandığını belirterek, "HDK/PKK/KCK ilişkisini ne kadar zorlarsanız zorlayın yoktur. HDK bir toplumsal örgütlenmedir. Kurmaca bir iddianame ve zorlama ilişkiler ağı var. Hukuksuz bir şekilde HDK’dan bir terör örgütü yaratmaya çalışanlar bir gün bu mahkemelerde yargılanacak" şeklinde savunma yaptı.

Diğer sanıklar da savunmalarında, üzerine atılı hiçbir suçlamayı kabul etmedi, iddianamenin dayanaksız ve somut delillerden yoksun olduğunu öne sürdü.

Elif Gül’e, PKK’ya katılan kızıyla olan fotoğrafı soruldu

Mahkeme heyeti, Elif Gül'ün savunmasının ardından, PKK'ya katılan kızıyla olan fotoğrafını ve neden sakladığını sordu. Gül, şunları kaydetti:

"O zaman çözüm süreci vardı ve devlet ailelerin Irak’a gitmesi için yol açıyor ve aileleri teşvik ediyordu. Bir anneyim ve gidip kızımı gördüm. İki defa gittim, birincisinde yanlış yönlendirildim, kızımı görmedim. Fotoğrafı onlar çekti, harici bellekle bize verdi. Bir anneye 'neden gittin' diye sormak, anne ve aile duygusunu bilmemek demektir. Hep barıştan yana oldum. Kızımın hatırası olduğu için elimde tuttum. Kızımla alakalı Sancaktepe Emniyeti'ne şikayette bulundum. Eşimle görüştüler. Sürekli söyledi ‘Kızımı kurtarın’ diye."

Duruşma savcısı, sanıkların tutukluluklarının devamına karar verilmesini istedi. Duruşma, sanıklar ve avukatlarının, savcının tutukluluğa ilişkin talebine karşı beyanlarıyla devam ediyor.

(SÜRECEK)

Kaynak: ANKA