(ANKARA) - İsrail’in, Gazze’ye insani yardım taşıyan Madleen yelkenlisine el koymasına uluslararası tepki artıyor. Avrupa Parlamentosu'ndan İran’a, Türkiye’den Uluslararası Af Örgütü’ne kadar birçok ülke ve kurum, müdahaleyi ''uluslararası hukukun ihlali'' olarak değerlendirdi.
Özgürlük Filosu Koalisyonu (Freedom Flotilla Coalition- FFC), "Madleen" isimli yelkenli ile İsrail'in şiddetli saldırılarla birlikte Gazze Şeridi'ne uyguladığı ablukayı aşarak, insani yardım ulaştırma hedefiyle 6 Haziran’da Sicilya’dan Gazze’ye doğru yola çıkmıştı. Yelkenlide içlerinde Greta Thunberg ve iki Türk vatandaşının da bulunduğı 11 aktivist ve 1 gazeteci yer alıyordu.
İsrail Dışişleri Bakanlığı, Madleen yelkenlisinin "reklam amaçlı bir medya provokasyonu" olduğunu savunarak, yelkenliye ve yardımlara el koydu. İsrail ordusu, aktivistleri de Aşdod Limanı'na götürdü. Bu gelişmeler ışığında, İsrail ordusunun Madleen yelkenlisi ve aktivistlere müdahelesine, uluslararası kamuoyundan çok fazla tepki geldi.
Avrupa Parlamentosu: ''İsrail, savaş suçlarını gizlemeye çalışıyor''
Avrupa Parlamentosu'nda 46 üyesi bulunan Sol Grup tarafından yapılan açıklamada, İsrail'in Madleen'e el koyması ''uluslararası hukukun açık bir ihlali” olarak kınandı. Açıklamada, şöyle denildi:
'''İsrail karasuları dışında gerçekleştirilen bu durdurma, denizcilik ve insani hukuk da dâhil olmak üzere uluslararası hukukun açık bir ihlalini teşkil etmektedir.
Mürettebatın tutuklanması ve acil insani sıkıntı içindeki bir nüfusa yönelik yardıma el konulması kabul edilemez ve açıkça İsrail'in savaş suçlarını dünyadan gizlerken Gazze'deki Filistinlileri aç bırakma ve katletmeye yönelik daha geniş bir stratejinin parçasıdır.''
Avrupa Parlamentosu Sol Grup ayrıca, “Avrupa Birliği, Birleşmiş Milletler ve tüm uluslararası toplumu bu yasadışı göz altıyı şiddetle kınamaya, tüm mürettebatın derhal ve koşulsuz olarak serbest bırakılmasını talep etmeye ve İsrailli yetkilileri Gazze'ye insani yardımın derhal ve engelsiz girişine izin vermeye” çağırdı. Açıklamada, “Dayanışma suç değildir, soykırım suçtur. Özgürlük Filosu mürettebatını serbest bırakın” denildi.
İspanya: ''İsrail Maslahatgüzarı çağrıldı''
İspanyol El Pais gazetesi, İspanya Dışişleri Bakanlığı'ndan bir kaynağa dayandırdığı haberinde, İsrail'in Madleen gemisini durdurmasını protesto etmek için İsrail'in İspanya'daki Maslahatgüzarı'nın Bakanlığa çağrıldığını bildirdi.
Türkiye: ''İsrail terör devleti gibi davranıyor”
Türkiye de İsrail'in Madleen'e el koymasını kınadı ve İsrail'i “terör devleti gibi” davranmakla suçladı. Dışişleri Bakanlığı, İsrail’in bu müdahalesini “uluslararası hukukun açık bir ihlali” olarak nitelendirdi. Müdahalenin deniz güvenliğini tehdit ettiğini ve “İsrail'in bir terör devleti gibi hareket ettiğini bir kez daha gösterdiğini” belirtti.
İran: ''Bu bir tür korsanlık''
İran Dışişleri Bakanlığı sözcüsü İsmail Bekayi, Tahran'da gazetecilere yaptığı açıklamada, ''Bu filoya yapılan saldırı, uluslararası sularda gerçekleştiği için, uluslararası hukuka göre bir tür korsanlık olarak kabul edilmektedir'' ifadelerini kullandı.
Uluslararası Af Örgütü: ''Devam eden bir soykırım var''
Uluslararası Af Örgütü Genel Sekreteri Agnes Callamard, İsrail'in Madleen'i durdurmasını kınadı ve bunun “uluslararası hukuku ihlal ettiğini” ileri sürdü. Callamard, "İşgalci güç olarak (UAD tarafından da tanındığı üzere) İsrail'in Gazze'deki sivillerin yeterli gıda ve ilaca sahip olmasını sağlamak gibi yasal bir yükümlülüğü bulunmaktadır. Madleen'in insani yardım malzemelerini Gazze'ye ulaştırmasına izin vermeliydiler" dedi.
Callamard ayrıca diğer uluslara da “bugüne kadar yaptıklarından çok daha fazlasını” yapmaları çağrısında bulundu ve "Devam eden bir soykırım var. Askeri işgal. Apartheid. Gazze'deki Filistinliler açlıktan ölüyor. İnsani yardım çalışanları hedef alınıyor. İnsani yardım engelleniyor" ifadelerini kullandı.
İsveç: ''Vatandaşlarımızın yanındayız''
İsveç Dışişleri Bakanlığı, vatandaşı Greta Thunberg ve gemideki diğer İsveç vatandaşlarına ihtiyaç duymaları halinde destek sunulacağını açıkladı.