Dünya çapında kutlanan ve pek çok ülkede resmi tatil kabul edilen 1 Mayıs, 1886 yılında Amerika’daki işçilerin uzun çalışma saatleri altında ezildikleri gerekçesiyle günde 8 çalışmak için grev yapması ve bu eylemlerin işten çıkarmalarla beraber polisin silahlı müdahalesi sonucu 4 işçinin hayatını kaybetmesi ile sonuçlanması neticesinde günümüze kalan bir miras olmuştur.
1 MAYIS’IN ANADOLUDAKİ SERÜVENİ
Anadolu’da ise ilk kutlamalar 1905’te yapıldı, ikincisi 1910’da gerçekleştirildi. 1923’te yerli ve yabancı işletmede çalışan işçiler “yabancı şirketlere el konulması, 1 Mayıs'ın resmen işçi bayramı olarak tanınması, sekiz saatlik iş günü, hafta tatili, serbest sendika ve grev hakkı” için eylem yaptı ve birçok işçi tutuklandı. 1925 yılında çıkarılan Takrir-i Sükun Kanunu’yla beraber 1935 yılına kadar kutlamalara izin verilmedi. 1935’te “Bahar ve Çiçek Bayramı” adıyla ücretsiz tatil günü ilan edildi. Son olarak 2009’da “Emek ve Dayanışma Günü” adıyla resmi tatil oldu.
“ALIN TERİMİZİN GÖRÜNÜR OLDUĞU BİR GÜN”
Sakarya’daki bir valiz fabrikasında işçi olarak çalışan Merve İ., güne dair “1 Mayıs bizim için sadece bir tatil günü değil, emeğimizin, alın terimizin görünür olduğu bir gün. Kadın işçiler olarak hem üretimin bel kemiğiyiz hem de çoğu zaman görmezden gelineniz. Bu bayramda; eşit ücret, güvenceli çalışma ve insan onuruna yakışır koşullar istiyoruz. Hepimiz için adil bir yaşamın mümkün olduğuna inanıyorum. 1 Mayıs, bizim sesimizi duyurabildiğimiz nadir günlerden biri. Umarım daha çok kadın bu dayanışma ruhunu hisseder ve hakkını aramaktan vazgeçmez” dedi.





