Bu geleneği yaşatan isimlerden biri de Yeşilyurt'ta yaşayan ve TV Nota’ya evinin kapılarını açan Fatma Erdoğan, mutfağında mis gibi kiraz yaprağı sarması kokuları eşliğinde hem tarifini paylaştı hem de bu kültürün yaşatılmasının önemine değindi.
“BU YAPRAĞIN YERİNİ HİÇBİR ŞEY TUTAMAZ”
Baharın gelmesiyle birlikte kiraz ağaçlarının taze yapraklarını toplamaya başladıklarını anlatan Erdoğan, “Kiraz yaprağının kendine has bir aroması var. Ne üzüm yaprağı ne de başka bir bitki onun yerini tutamaz. Biz çocukken annelerimiz, anneannelerimiz yapardı. Şimdi biz çocuklarımıza öğretiyoruz,” dedi.
Sarmanın iç harcını hazırlarken ince bulgur, tuz ve su kullandığını söyleyen Fatma Erdoğan, lezzetin püf noktasının da yaprakların yumuşacık haşlanıp hemen sarılmasında olduğunu belirtti. Üzerine eklenen soğanlı ve salçalı sos ise damaklarda unutulmayacak bir lezzet bırakıyor.
KIŞLIK HAZIRLIK YAZDAN BAŞLIYOR
Malatya’da birçok evde yaz aylarında kiraz yaprağının kurutularak ya da salamura edilerek kışa hazırlandığını dile getiren Erdoğan, “Kışın da bu lezzetten vazgeçemeyiz. Herkesin dolabında mutlaka bir kavanoz kurutulmuş kiraz yaprağı olur. Bu yemek hem hafif hem de çok doyurucudur. Davet sofralarımızda da baş köşede yerini alır,” şeklinde konuştu.