Haber: Gençağa Karafazlı
(RİZE)- CHP Rize İl Örgütü, Sol Partililer ve çay üreticileri, ÇAYKUR’un kota ve kontenjan uygulamasını protesto etti. CHP Rize İl Başkanı Saltuk Deniz, “Her yıl aynı sorunlar yaşanıyor, üretici özel sektöre mahkûm ediliyor. Çayda taban fiyat yasası çıkarılsın, iktidar Çaykur’dan elini çeksin” çağrısında bulundu.
CHP Rize İl Örgütü, Sol Parti üyeleri ve çay üreticileri, ÇAYKUR’un uyguladığı kota ve kontenjan sistemine karşı ÇAYKUR Genel Müdürlüğü önünde bir araya gelerek basın açıklaması yaptı. Üreticiler yaşadıkları mağduriyeti anlatırken, CHP Rize İl Başkanı Saltuk Deniz siyasi iktidarı eleştirdi, çayda taban fiyat uygulaması talep etti.
Her sene çay üreticilerinin aynı sorunlarla karşı karşıya kaldığını ifade eden Deniz, ÇAYKUR’un yaş çayın tamamını alacağını açıkladığını ancak günlük alım kontenjanının 25 kilogramla sınırlı olduğunu kaydetti. Deniz, üreticilerin çaylarını bu nedenle özel sektöre satmak zorunda kaldığını, özel sektörün ise 17 TL gibi düşük fiyatlardan alım yaptığını belirterek, şunları söyledi:
“Her sene aynı sorunları tekrar tekrar yaşıyoruz. Sorunun çözümü olarak da çok çay toplamaya ara verin demek doğru değil. Özel sektör 17 TL’den hatta 18 TL, 19 TL’den yaş çay alıyor. ÇAYKUR 2025 Mayıs ayı kotasını 700 kg olarak açıkladı ve 1. sürgün çayın tamamını alacağını duyurdu. Fakat günlük kontenjan 25 kilo. Bu sene de geçen senelerde olduğu gibi üretici özel sektöre yönelmek zorunda bırakıldı. Bunun nedeni siyasi iktidardır. Kendi atadığı yöneticilere güvenmeyen iktidar tüm kararları kendisi alıyor ama görünürde arka planda kalıyor. Bugün bir kez daha ÇAYKUR önünden yüksek sesle söylüyoruz. Çayda kotaya, çayda kontenjana son, çayda taban fiyat açıklansın açıklanan fiyatın altında çay alınması yasaklansın, iktidar ÇAYKUR'dan elini çeksin.”
Sol Parti: “Çayımıza sahip çıkmak için daha gür sesle haykırmalıyız”
Eyleme destek veren Sol Parti adına konuşan çay üreticisi Haşim Ahmet Parlak da ilaçsız üretimiyle övünülen çayın arkasında ezilen bir üretici kitlesi olduğunu söyleyerek, “205 bin ruhsatlı üretici ve yaklaşık 1 milyon kişiyi ilgilendiren bir üretici kitlesinden bahsediyoruz. Bu insanlar yıllardır emeği sömürülmüş, hakları verilmemiştir. Çayımıza sahip çıkmak için sesimizi daha gür ve daha kararlı şekilde haykırmalıyız. ÇAYKUR’un varlık fonundan çıkarılması şart. Aksi halde özel sektör çayı tümüyle ele geçirecek. Bugün yaşananlar, diğer tarım ürünlerinde olduğu gibi çayda da üretimin terk edilmesine neden olacak" diye konuştu.
CHP Of İlçe Başkanı: “30 kilo çay satıp 1 kilo et alabiliyoruz, Allah’a reva mı bu?”
Protestoya katılan CHP Of İlçe Başkanı Fahri Kaptanoğlu da geçmişte çay parasıyla temel ihtiyaçların karşılanabildiğini ancak bugün üreticinin emeğinin karşılığını alamadığını söyledi ve “Ben çay bahçelerinde doğdum, çay parasıyla büyüdüm. Gençlik yıllarımda 1 kilo çay parasıyla 1 kilo şeker ya da zeytin alabiliyorduk. Bugün 1 kilo çay karşılığında 1 ekmek dahi alamıyoruz. 30 kilo çay satıp 1 kilo et alabiliyoruz. Allah’a reva mı bu? AKP bu sistemi kurdu, ÇAYKUR’u bir arpalık haline getirenlerden elbette hesap soracağız. Çünkü yetim hakkı yediler, hâlâ da yemeye devam ediyorlar" dedi.
“Oy vermem artık, elim kırılsın”
Protestoya katılan çay üreticisi Ali Deniz, AK Parti seçmeni olduğunu ama yaşananlardan sonra bu desteğini sonlandırdığını ifade ederek, “22 senedir AK Partiliyim. Erdoğan’a oy verilsin diye çocuklarıma beddua ettim ama artık oy vermem. Elim kırılsın bir daha verirsem. 690 kilo çay kestim, günlerdir alım yerine çay veremedim. Özel sektöre Ekim ayına kadar randevu verdiler. 500 metre uzağa çay taşıdım, 500 TL verdim” şeklinde konuştu.
Nalan Çelenk ise Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı ve RTÜK’ü CİMER’e şikâyet ettiğini belirterek, “Korkmadım, CİMER’e Cumhurbaşkanı'nı şikâyet ettim. Kadınlara hakaret etti, televizyonları sansürledi. Herkesin ses çıkarması gerekiyor. Sadece benimle olmaz" dedi.
“Sandığı artık önümüze koysunlar”
Ayla Yaman da çay fiyatlarının sömürü aracı haline geldiğini söyleyerek, “18 liraya çay satılır mı? Engebeli arazilerde, zorluklarla toplanan çay bu kadar değersiz mi? Bir tarım politikası yok, taban fiyat yok. Bizi özel sektörün insafına bıraktılar. Cumhurbaşkanım sandığı artık önüme koysun, zamanını doldurdu, güle güle" diye konuştu.
Perihan Yaman, üreticilerin özel sektör karşısında yalnız bırakıldığını belirterek, “Devlet bize sahip çıksın. Özel sektör çayı çok ucuza alıyor. Yağmurda, güneşte çalışıyoruz. Çay makası 600 bin lira. Bu böyle gitmemeli" şeklinde konuştu.