(TBMM) - TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Bosna-Hersek'in ilk Cumhurbaşkanı Aliya İzzetbegoviç'in doğumunun 100. yılı etkinliğinde yaptığı konuşmada, "Geriye doğru baktığımızda 20. yüzyıldan, İslam dünyasından geriye kim kaldı desek ilk başta sayacağımız isimlerin başında Aliya İzzetbegoviç gelir. Çok yönlü kişiliğiyle sadece Müslümanları değil Müslüman olmayanlara karşı da gösterdiği ihtimamla ve verdiği büyük mücadeleyle dünyanın en disiplinli ordularından birine karşı büyük soykırıma tabi tutulmuş olmalarına rağmen bağımsızlığı kazanabilen, bir diriliş ruhuna sahip olabilen, önder olmak vasfıyla İslam dünyasından geriye kalan ender isimlerden birisidir" dedi.
TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, TBMM Tören Salonu'nda düzenlenen "Bilge Lider Aliya İzzetbegoviç 100 Yaşında" programına katıldı. Burada yaptığı konuşmada Kurtulmuş, şunları söyledi:
"Böylesine önemli bir şahsiyetin hatırasının sürdürülmesi, onun bize miras olarak bıraktığı geleneğin sonraki nesillere aktarılmasının da önemli bir sorumluluk olduğu kanaatindeyim. Korkusuz bir başkomutan, her yerde korkusuzca mücadele eden bir mücadele adamı, bir müzakere insanı. Gençlik yıllarından itibaren değerleri için mücadele etmiş, hayatının eksenine bu mücadeleyi oturtmuş olan unutulmaz, eşsiz bir lider. İnsanlara karşı fevkalade nazik ve değerli bir insan. Bütün bunlarla birlikte ne kadar tanımlarsak tanımlayalım bir şekilde eksik kalacaktır. O yüzden kendisini en iyi tanımlayan 'bilge liderdir'.
Her ne kadar fiziken dünyadan ayrılsa da fiziken Bosna halkının yanında olamasa da fiziken Müslüman milletlerin önünde öncü bir şahsiyet olarak bulunmasa da Aliya İzzetbegoviç, ölümüyle dünyadan bağını koparmış birisi değildir. Onun için doğum tarihiyle anılması sadece bir anmanın ötesinde onu anlamak için de bir fırsat olduğu kanaatindeyim. Geriye doğru baktığımızda 20. yüzyıldan, İslam dünyasından geriye kim kaldı desek ilk başta sayacağımız isimlerin başında Aliya İzzetbegoviç gelir. Çok yönlü kişiliğiyle sadece Müslümanları değil Müslüman olmayanlara karşı da gösterdiği ihtimamla ve verdiği büyük mücadeleyle dünyanın en disiplinli ordularından birine karşı büyük soykırıma tabi tutulmuş olmalarına rağmen bağımsızlığı kazanabilen, bir diriliş ruhuna sahip olabilen, önder olmak vasfıyla İslam dünyasından geriye kalan ender isimlerden birisidir.
"Herhalde bize verdiği en büyük ders; savaşın da bir ahlakı olduğudur"
Aliya İzzetbegoviç'i ortaya çıkartan en önemli hususlardan birisi de ahlakı sadece bir bireysel ahlak olarak algılamaması tam tersine ahlakın, hayatın bütün safhalarını kapsayan fevkalade önemli bir değerler sistemi olduğunun bilincinde olmasıdır. Bunu ikili ilişkilerinde gösterdiği gibi insanlarla ve toplumlarla olan ilişkilerinde de gösterdi. Ama herhalde bize verdiği en büyük ders; savaşın da bir ahlakı olduğudur. Boşnakların o katliamdan kurtulup coşkun bir şekilde ilerlemeye geçtikleri günlerde köylerini, ilçelerini, şehirlerini yeniden kazanmaya başladıkları günlerde hem de ordusunun önünde askerlerine yaptığı konuşmada verdiği o ders, insanlığın en büyük derslerinden birisidir. 'Sakın ha sizler Sırpların size yaptığı gibi, size zulmedenlerin yaptığı gibi sizinle savaşmayan, eline silah almayan hiçbir komşunuza karşı zor kullanmayın. Size zulmedenlere siz zulmetmeyin. Eğer siz de zulmedenlerden olursanız zalime karşı kim savaşacak?' Bu büyük bir öğretidir. Bugün bunu bu salonda söylemek kolay ama o kadar kanın, gözyaşının, katliamın yaşandığı yerde intikam duygusunu önlemek için askerlerine bundan başka verilecek bir ahlak dersi yoktu."
Kurtulmuş, Aliya İzzetbegoviç'in hatırası önünde saygıyla eğildiklerini belirterek, bıraktığı Bosna Hersek'in Türkiye'nin ayrılmaz bir parçası olduğunu ifade ederek sözlerine son verdi.